Hani doktora gidersiniz de hastalığınızın ilacı ve tedavisi olmadığında doktor size; hastalığınızla arkadaş olmanızı söyler ya, biz de enflasyonla arkadaş olmak durumundayız.
O hastalıkla yaşabildiğiniz kadar yaşarsınız ya, biz de enflasyonla yaşayabildiğimiz kadar yaşayacağız. Bu arada Dadaloğlu gibi “Ölen ölür kalan sağlar bizimdir” diyerek yüreğimize su serpmeyi de deneyebiliriz.
Son ekonmik krizle zirve yapan enflasyonumuz belli ki zirveyi pek sevdi. Yönetimin bütün iyi niyetli temennilerine rağmen bir türlü zirveden inmiyor.
Yüzlerce kere; “Enflasyon düşüş eğiliminde” denilmesine rağmen öyle bir eğilim görünmüyor. Belli ki bunu söyleyenler de inanmıyorlar. Koydukları hedef enflasyon bir türlü tutmuyor. Tutmuyor ancak onlar düştü- düşüyor demekten de vazgeçmiyorlar.
Eylül ayının 3' ünde Türkiye İstatistik Kurumu TÜİK bir yıllık resmi ve mücadele edilmiş enflasyon rakamlarını açıkladı. Yüzde 32.95 kısaca yüzde 33.
Düşüş eğilimi bunun neresinde bilmiyoruz.
Enflasyonla mücadelenin sonu bu; Allah korusun, bir de mücadele etmeselerdi kim bilir ne olurdu? Çarşının pazarın gerçek enflasyonunu zaten........

© Yeşilgiresun