Yasa ile belirlenmiş görevlerinin yanında yerel yönetimlerin belde halkına önderlik etme, örnek olma görevi ve rolü de vardır. İnsanlar, genellikle soyuttan çok somut olaylar, olgular ve örnekler üzerinden değerlendirme ve benimseme yapar. Bilmediği, görmediği konulara girmek veya girişmek istemez. Uygulamayı ve sonuçlarını somut bir biçimde görmek ister. Örneklere bakar, olumlu sonuçlardan cesaret alır. Bu nedenle girişim önceliğini gösteren, cesaret eden yerel yönetimler her zaman yeğlenir. Aslında, yalnızca yerel yönetimler değil, kişi ya da kurumlar bir yeniliğe öncülük ettiğinde toplumun geri kalan üyelerini harekete geçirir. İçinde bulunduğu toplumu harekete geçirenler, önder durumuna geçmiş olurlar.

***

Dostum, arkadaşım, meslektaşım Mustafa Teker’in çoktan beri söyleye geldiği çok önemli bir soruna dikkatinizi çekmek isterim. En genel ifadesiyle “su” sorunudur. Konutlar başta olmak üzere su tüketimindeki israf ve kötü kullanıma her yerde rastlamak olanaklıdır. Yerel yönetimlere ait park ve bahçelerdeki hatta refüjlerdeki vahşi sulama hepimizi rahatsız eder ama düzeltmek için bir çaba göstermeyiz. İlgileri ve sorumluları ise sorunu görmek istemezler. Park ve bahçelerde bulunan sulama sisteminin musluklarında sürekli boş yere akan suyu görmezler, belki de fark etmezler. Aslında çözümü çok kolay olan bir soruna kimse el atmaz. Belki de bir conta değişikliği ile hemen çözülebilecek bir sorun ilgisizlik yüzünden günlerce, aylarca sürebiliyor.

Ülkemiz de, ilimiz de su fakiridir. Karadeniz’e, Giresun’a çok yağmur yağıyor savunması göreli bir tezdir. Evet, İç Anadolu........

© Yeşilgiresun