Keşke anlatabilmenin bir yolunu bulsak
Uzun süredir “seyrek” olarak devam eden 3. Dünya Savaşı’nın her an “yaygın bir fiziki savaş”a dönme ihtimali, dönmeme ihtimalinden çok daha fazla. Bundan 5 ay önce Nash dengesi hesaplarına göre yapılan bir hesaplamaya göre Çin’in Tayvan’a vurması halinde şu an 3. Dünya Savaşı’nın tam ortasında hayatta kalmaya çalışıyor olacaktık.
Bu, burada bir dursun.
“Terörsüz Türkiye” işinin hem kasıtla hem de iyi niyetle epeyce yanlış anlaşıldığını düşünüyorum bir süredir.
Şu yanlış anlaşılmadan başlayayım: Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Türklerle Kürtler arasında bir kardeşlik projesi, bir bağ güçlendirme kampanyası başlatmış değil Terörsüz Türkiye konsepti ile. Bu konsept, Türkiye’nin içine doğru bir konsept değil zira. Tabii ki kardeşlik pekiştirici işler bu konseptin doğal bir devamı ve uzantısı olarak seyreder elbette ama işin kendisi sözgelimi “yeni bir vatandaşlık tanımı”nı falan içermiyor. Bir “gülelim eğlenelim, hepimiz biriz” işi de değil.
İkinci bir husus şu: Türkiye Cumhuriyeti Devleti, PKK ile herhangi bir konuyu müzakere etmiyor. Etmeyecek de. Etmesi söz konusu bile olmayacak hatta. Türkiye, PKK ile “şartlarını söyle de masaya oturalım” konuşması yapmadı bu süreçte. Çünkü Türkiye’nin PKK ile herhangi bir pazarlık yürütmeye ihtiyacı yok.........
© Yeni Şafak
