“Hiç sevmiyorlar Gazze’yi”
İşin orasına geliriz.
Önce Cüneyt Özdemir’in son derece doğru tespitiyle başlayayım. İsrail’in vahşetini ve bir bakıma dünyaya yaptığı ağalığı iyice kabullenen uluslararası toplumdan, uluslararası örgütlerden ve bence Gazze soykırımında sadece bayraklarından ibaret kalan ülkelerden herhangi bir beklentisi yok Sumud Filosu’nun. Bu kâğıttan kaplanların filoya güvence olmayacaklarının farkındalar. Dolayısıyla evet, Sumud’un sesini duyurmak için de, kendini güvende hissetmek için de medyadan başka sığınabileceği bir liman yok.
Sumud Filosu’na katılmak için yola çıkan dostların ifade ettikleri tek bir kaygıları vardı: Filo İsrail’e yaklaştıkça dünya gündeminin bir takım saçma sapan şeylerle işgal edilmesi tehlikesi.
Ben buna bu sefer pek ihtimal vermiyorum. Hem medyanın çeşitlenmesi hem de bu kez Sumud’un çok iyi çalışılmış bir planının olması bu gündem işgaline izin vermeyecektir. Ayrıca Batı’da da herkes nefesini tutmuş durumda filoyu bekliyor.
Ama bize düşen, Sumud’u bir an olsun gündemden düşürmemektir. Her gayreti göstererek Sumud’un yolculuğuna eşlik etmek birinci vazifemiz olmalıdır.
“İşin orasına geliriz” dediğim yer ise şurasıdır.
Gazze, politikalar, politikacılar, ülkeler üstü bir meseledir. Tam anlamıyla bir insan oluş ve insan kalış meselesidir.........
© Yeni Şafak
