KAHVEHANEDEN KAFEYE SOHBETLERİMİZ NASIL EVRİLDİ?
Kıymetli dostlar, hatırlar mısınız, eskiden mahallenin kahvehanesi vardı. Dumanı tüten çaylar, oklava sesleri, gürültülü ama samimi kahkahalar… Orada herkes birbirini tanırdı. Dayılar, amcalar, esnaflar… Kimin derdi varsa anlatılır, kimin sevinci varsa paylaşılırdı. Adeta bir sosyal ağ gibiydi ama canlısından, sıcağından. Orada pişen sohbetlerin tadı başka olurdu, gerçekten doyulmazdı. Ne bileyim, bir bakıştan anlardık birbirimizi, bir el hareketinden. İşte o, bizim aidiyet duygumuzun ta kendisiydi..
Şimdi ise, o kahvehaneler yerini şıkır şıkır, mermer masalı, her köşesi Instagram’lık kafelere bıraktı. Mis gibi kahve kokuyorlar, evet. Ama ne bileyim, her masada bir laptop, bir telefon, kulaklarımızda müzik… Sanki aynı masada otursak da, birbirimizden çok uzağız. Muhabbetler “n’aber, nasıl gidiyor?”dan öteye geçmiyor çoğu zaman. Derin bir konuya........
© Yeni Meram
