SDG, Washington, Ankara ve Şam
Türkiye’nin “Terörsüz Türkiye” sloganı ile PKK ‘yı bitirme hamlesi devam ederken, PKK ‘nın dış uzantıları olan PYD ve SDG’nin durumları her geçen gün sır perdesi arkasında şekilleniyor. Ankara bu konuda ciddi adımlar atılması karşılığında terörsüz Türkiye sürecini devam ettirmek istiyor. Öcalan’ın çağrısına hemen cevap vermeyen PKK ve Uzantıları, göstermelik silah bırakma mizanseni ortaya koysalar da Ankara bu konuda etraflı düşünmeye ve gardını almaya devam ediyor, alması da elzem tabi ki. Hal böyle iken Suriye içinde konuşlanan ve 10 Mart 2025’te Şara ile masaya oturan Mazlum Abdi, hala Suriye’nin şartlarına entegre olmuş değil. Silah bırakma şöyle dursun, tek bir askeri bile silahını bırakmış değil. Böyle bir yaklaşım Suriye’nin toprak bütünlüğüne, Devlet yapısı ve Bağımsızlığına uymuyor, dolayısı ile Suriye bu yüzden hala devlet formatında gelişimini dünya kamuoyuna yansıtamıyor. Ankara bu durumdan rahatsız, terörsüz Türkiye’nin oluşmasında bu yapıların sağlıklı ve barışa yönelik adım atmaları gerekli.
Suriye’deki SDG ve PYD ‘nin ülke bütünlüğü içinde kaybolması esas olsa da henüz bu gelişmeler yaşanmadı. Suriye ordusuna entegre olması beklenen SDG'nin hiçbir taahhüdünü yerine getirmemesi, hala silah bırakmaması bölgede tansiyonun yükselmesine neden oluyor.
Şam yönetimi bu gelişmeler ışığında toprak bütünlüğünü sağlamak ve devlet olma vasfını ortaya koymak için bazı operasyonları planladığı biliniyor. SDG'yi anlaşmaya uyması........
© Yeni Asya
