Zulüm kaybeder; vicdan kazanır
Zulüm kaybeder; vicdan kazanır
ABDULLAH YILDIZ
Tarihçi İbni Haldun, “Geçmişler geleceğe suyun suya benzediğinden daha çok benzer” demiştir…
Bu yazıda, Gazzeli müminlere uygulanan acımasız Siyonist ambargonun benzerinin Mekke müşriklerince Resulullah’a (s.a.) ve ashabına da uygulandığını hatırlatarak bazı hakikatlere değineceğiz:
İslâm’ın yayılmasını önlemek için her kötülüğü yapan Mekke müşrikleri, Müslümanların tüm baskı ve zulümlere rağmen hızla çoğaldıklarını görünce öfkeye kapılmışlar, zayıf Müslümanlara korkunç işkence ve baskılar uygulamışlar, bir kısmını da şehit etmişlerdi. Hz. Hamza ve Hz. Ömer (r.anhümâ) gibi güçlü kişilerin Müslüman olmaları ise Kureyş’i çileden çıkarmıştı… Kureyş liderlerinden kırk kişi Ebû Cehil başkanlığında toplandılar. “Hâşimoğulları ve Muttaliboğulları ile alışveriş yapmamaya, kız alıp-vermemeye, görüşmemeye, her türlü sosyal-ekonomik ilişkiyi kesmeye”karar verdiler ve bu kararları bir belgeye (ahidnâme) yazıp mühürleyerek, Kâbe’nin içine astılar (1 Muharrem 616). Ebu Tâlib, Kureyş’in Resulullah’ın (s.a.) canına kastettiğini duyunca Hâşimoğulları ve Muttaliboğullarını topladı; Hz. Muhammed’i (s.a.) yanlarına alıp Ebu Talib Mahallesinde toplanmalarını, onu son nefeslerine kadar korumalarını istedi. Ebu Talib’in önerisini her iki aile de kabul etti. Aile üyelerinden Müslüman ve müşrik herkes savunmaya geçtiler. Ebû Leheb, bu kritik anda ailesini bırakıp Kureyşli boykotçulara katıldı. Abd-i Şemsoğulları........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon
Mark Travers Ph.d