CUMHURİYET: HER GÜN YENİDEN DOĞMAK
Cumhuriyet…
Nedir sizce onun anlamı?
Bir kelimeden fazlası mı, yoksa bir sesin içindeki yankı mı?
Bir bayram sabahının sevinci mi, yoksa yüzyıllık bir arayışın nefesi mi?
Belki de hepimizin dilinde aynı kelime, ama yüreğinde bambaşka bir çağrıdır.
Ama asıl soru şudur:
Biz gerçekten niçin Cumhuriyet isteriz?
Bir sabah uyandığınızı düşünün. Her şey yerli yerindedir: Tanıdık sokaklar, tanıdık yüzler, değişmeyen bir düzen...
İlk gün güven verici gelir.
İkinci gün alışkanlığa dönüşür. Üçüncü günse sıkıntı başlar. Çünkü hayat yenilenmek ister.
Değişmeyen düzen, bir noktadan sonra ruhu yorar.
Herakleitos’un kadim sözü aklıma gelir: “Aynı nehirde iki kez yıkanılmaz.”
Çünkü nehir her an değişir, akar, yenilenir; insan da öyle.
Hayatın özü değişimdir. Bir nehir akmazsa, suyu ilk bakışta berrak görünür; ama zamanla bayatlar, kokar, yaşamı boğar.
Cumhuriyet de böyledir.
Bir toplumun Cumhuriyet’i yalnızca bir defa ilan edilmez; o, her gün yeniden var........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Sabine Sterk
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Ellen Ginsberg Simon
Constantin Von Hoffmeister
Mark Travers Ph.d