BİR EŞYA BİN ANI
Hepimizin evinde kırık dökük de olsa geçmişten hatıra sakladığımız nesneler vardır. Bir kahve fincanı belki… Rengi solmuş, bir tarafı çatlamış… Ya da bir kolye, bir elbise, belki de bir çerçeve. Benim de çocukluğumdan kalan bir peluş oyuncağım vardı; her gece onunla birlikte uyurdum. Elimi uzattığımda orada olduğunu bilmek bana huzur verirdi. Şimdi yıllar sonra, aynı oyuncağın kızımın kollarında olduğunu görmek, içimde tarifsiz bir duygu uyandırıyor.
İşte bu eşyalar sadece birer eşya mıdır? Yoksa bir neslin duygularını diğerine taşıyan sessiz bir köprü müdür? Biz fark etmesek de eşyaların da bir hafızası vardır; dokunulduğunda anıları, koklandığında zamanı fısıldayan bir hafıza. Göz göze geldiğimizde bizi o günlere götüren, belki bir tebessüm, belki de iç çekişe sebep olan… Geçmişle bağlarımızı düşündüren.
Sadece eşyalar değil, bilinçaltımızda bizi gölgeler gibi........
© Tigris Haber
