menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Gözlerinin İçinde Başlayan Hikâye 'Anne'

7 11
11.05.2025

Gözlerinin İçinde Başlayan Hikâye 'Anne'

Hayat dediğimiz o karmaşık yolculuk, çoğu zaman başlangıcını unutturan bir telaşla geçip giderken, insan dönüp o hayata bakmayı en çok annesinin gözlerinden öğrenir; çünkü orasıdır her şeyin başladığı yer: gözlerinin içindeki o tarifsiz sıcaklık, konuşmadan da anlaşılan o bakış, varlığımızı ilk fark eden, ilk kucaklayan, ilk affeden ışığın doğduğu yer.
Bir anne, çocuğu daha kendini bilmezken bile onun ne hissettiğini kalbinden okuyabilen bir derinliğe sahiptir; konuşmadan duyar, bakmadan hisseder, sormadan anlar. Anne, yaşanılan mekânın da, geçen zamanın da ruhudur. Onun olduğu yerde hayat kendini daha fazla hissettirir; onun sesiyle sabahlar uyanır, onun adımlarıyla akşamlar sükûna erer.
Gün gelir, insan kalabalıklara karışır, hayallerinin peşinden koşar, büyük yollar seçer, şehirler değiştirir, kararlar alır; ama ne yaparsa yapsın, bir annenin sesi, geçmişin derinliğinden bugüne uzanan bir çağrı misali kişinin kalbindeki yerini korur. Bazen bir seçim anında onun öğüdü belirir kulakta, bazen yalnızlık çöktüğünde onun dizinin dibine oturma isteği belirir gönülde, bazen küçük bir mutlulukta ilk aranmak istenen yine o olur; çünkü ne kadar uzaklaşılırsa uzaklaşılsın, annenin yüreğiyle kurulan bağ çözülmez, esnese de kopmaz; o bağ sadakatle büyür.
Anneler, ömürleri boyunca çocuklarının ihtiyaçlarını kendi arzularının önünde tutmayı alışkanlık haline getirmiş insanlardır; kendi isteklerini ertelemeyi öğrenmiş, önce çocuklarının gözlerindeki ışıltıya bakarak gününü anlamlandırmış, sonra akşam kendi sessizliğinde tükenmeyi göze almıştır. Ama bu tükeniş, hiçbir zaman yakınılan bir yorgunluk olmaz; o, sadece içte yaşanan bir sadakattir. Kimi zaman kalabalığın ortasında bile yalnız hisseden bir çocuğun başını okşayarak ona yeryüzündeki en güvenli yerin bir insan kalbi olabileceğini öğretir anne. Ve bu ders, zamanla yaşanarak öğrenilen bir hayattır.
Anneler Günü, fark edilmemiş iyiliklerin hatırlandığı, gecenin bir vakti sessizce dua eden ellerin göz önüne geldiği, çocukken hissedilen o tarifsiz korunmuşluk duygusunun aslında hangi yorgunluklar pahasına kurulduğunun içten içe........

© tarihistan.org