Bu hafta hastalık yok, eğlencelilik var
Diğer
03 Ekim 2025
Faşist Netanyahu'nun Sumud Filosu'na düzenlediği saldırılara lanet okuyup kendimi bir Gazzeli gibi hissederken neden ben de orada değilim diye üzülüyordum ki aynı gün perşembe saat 15'te birden yer sallandı. Derhal camdan dışarıya baktım. Bizim sokak gayet sakindi. Yanıldım mı derken, izlediğim televizyonda Tekirdağ merkezli bir deprem olduğunu ve bu depremin İstanbul'da hissedildiğini duyunca çok şaşırdım ve de itiraf edeyim korktum. Hiçbir şeyi kolay kolay hissetmeyen benim depremi hissetmem de dikkate şayan. Bu nedenle yazımın girişi de planladığım gibi olmadı.
Ünlü imam hatiplimizin Cumhurbaşkanı'nın uçağındaki gazetecilerin sorularını önceden almasını savunması ile başlayacaktım. Neymiş efendim, böylelikle mükerrer sorular engelleniyormuş. Geçiniz bunları.
Cüneyt Özdemir'in SBF BYYO'dan öğrencim olan Faruk Bildirici'ye -sanki eski ana akım kalmış gibi- saldırmış olmasını "Sıkça Sorulan Sorular" kısmına saklıyorum.
Türkiye'de boşalan bazı köylere "Asya’daki kardeş potansiyel nüfusun" getirilmesini savunan Mülkiye'den sınıf arkadaşım Prof. Dr. İlber Ortaylı'ya da bulaşacaktım. Bence Ortaylı'ya tarihçi değil, ansiklopedi bilgisi en geniş akademisyen demek daha doğru olur. Zaten kendisi Mülkiye İdari Şube'den mezundur. Diğer yandan gece rahatsızlandığı haberi geldi, acil şifa diliyorum.
Farkındaysanız bu hafta hiç hastalıklarımdan bahsetmedim. Ama lütfen inanın hâlâ çok hâlsizim, o yüzden geceleri yerli dizi izliyorum. Belki kendimin tekrarı olacak ama bu dizilerin en önemli özellikleri iki katlı bahçeli evlerde geçmesi, o evlerin uzun koridorları olması ve önlerinde arabaların durması. Ve tabii ki hepinizin bildiği gibi, kahramanların ve yan kahramanların dakikalarca birbirlerine bakmaları. Bu dizilerde........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon
Mark Travers Ph.d