Diğer

07 Eylül 2025

'Hikâye İstanbul’da Geçiyor' sergisi

İstiklal Caddesi Meşher’de ‘Hikâye İstanbul’da Geçiyor’ başlıklı sergi Temmuz’da kapanacaktı, 18 Ocak 2026’ya kadar uzatıldı. Sergi, koleksiyonerliğindeki profesyonelliği ve mükemmeliyetçiliği beğeni ile gözlemlediğimiz Ömer Koç’un koleksiyonundan derlenen nadir kitaplardan oluşuyor. Bunlar kurmaca batı edebiyatı. 16’ncı yüzyıldan itibaren 300 kadar roman, şiir kitabı, seyahatname, fotoğraf, döküman, film afişleri, çizgi romanlar, anı objeleri var. Tek ortak yönleri ‘Doğu-Orient-Constantinople-İstanbul’ hakkında yazılmış, çekilmiş, çizilmiş olmaları. Biliyorsunuz Batı’nın Harem’e karşı bitmez tükenmez bir merakı vardır. Sanki hareme girip de zaman geçirmişler gibi betimlerler de betimlerler. Cariyeler, aşk üçgenleri, gizem, ürkütücü, macera dolu tren Orient Express, Topkapı, çeşitli entrikalar, polisiye olaylar, tekinsiz Pera’nın ara sokakları... Bunlar eksik ya da yanlış olabilir, gerçekle ilgisi olmayabilir, tümüyle hayalden yazılmış olabilir, olsun... Yeter ki merakı gıdıklasın. Meşher’in katlarına yayılan geniş bir sunum… Serginin küratörleri Şeyda Çetin ve Ebru Esra Satıcı. İstanbul’da tam da müzelerin, galerilerin yeni sergilerinin başladığı, bir yıl atladıktan sonra 18’inci İstanbul Bienali’nin açıldığı, ardından Contemporary İstanbul’un geldiği, tüm sanat kurumlarının birbirleriyle sanatçılar ve sergi kurgularıyla yarıştığı bir döneme giriyoruz. Bu yoğun sezon başlamadan gidip görmek istersiniz diye düşündüm.

Küratörlerden Ebru Esra Satıcı’nın sergi katoloğunda yazdığı gibi “Doğu nerede başlar, nerede biter? Batı neresidir? Avrupa ya da daha geniş ismiyle Batı, kendini tanımlarken net bir çizgi çekmiş; çizginin bir yanındakiler Batı, diğer yanındakiler ise Batı’nın ondan referans alarak kendini tanımladığı ‘öteki’ yani Doğu...” Öteki... Hem hafif bir hayranlık, bir merak hem de kendinden saymamak...

Ben, sergi rehberi Emir Baha Yılmaz ile gezdim. Sergideki değerli kitaplar 16’ncı yüzyıldan, Batı........

© T24