menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Bir koleksiyoner, bir ‘sanat taciri’ ve bir koleksiyon

19 1
10.08.2025

Diğer

10 Ağustos 2025

Mustafa Taviloğlu’nun 52 yıllık koleksiyonu Inspera Art Space’de

Mustafa Taviloğlu’nun 52 yıllık koleksiyonunun tamamını, 2400’den fazla eseri, ‘Bir Koleksiyoner Hikayesi: Mustafa Taviloğlu’ başlığı altında İstanbul’un 7 ayrı mekânında gezmiş görmüştük. Bu kez Türkiye’nin en eski sanat galericilerinden Yahşi Baraz, bu devasa koleksiyondan sadece 32 parça en ikonik resimleri seçerek Bodrum Ortakent’e, Inspera Bodrum Kültür Sanat’a getirdi. Inspera, Bodrum’un henüz iki yıllık bir kültür sanat merkezi. Kurucuları Recai ve eşi Peyma Ayanoğlu. Recai Bey, yıllardır Moskova’da otomotiv sektöründe faaliyet gösteren bir iş insanı. Sanat virüsü Moskova’da girmiş içlerine. Bodrum’da da çocuklara müzik, resim ve heykel eğitimi vermek için açmışlar Inspera’yı ama büyümüş bu hale gelmiş. Koca bir bina, içi çocuk kitaplarıyla dolu koca bir kütüphanesi, tiyatrosu, sergi salonu var. Çocuklara eğitim de devam ediyor. Giriş katındaki tasarım mağazası bir başka güzel.

İşte bu mekânda, ‘Taviloğlu Koleksiyonu: Modern Türk Resminin Öncüleri’ başlıklı sergi açıldı birkaç gün önce. Erol Ayavaş’tan Sabri Berkel’e, Aliye Berger’den Nurullah Berk’e, Cihat Burak’tan Balkan Naci İslimyeli’nin en güzel pentimento dönemine, Bedri Rahmi’den Mehmet Güleryüz’e kadar tam 32 sanatçıdan 32 resim. Sanatçıların en güzel dönemleri, en ikonik resimleri.

Mustafa Taviloğu uzaklardaydı, açılışa katılamadı. Onu, kızı Aslı Taviloğlu ve yakın arkadaşı sanatçı Zülfü Livaneli temsil etti, birer konuşma yaptılar. Zülfü Livaneli, Mustafa Taviloğlu’nu, hayallerinin peşinde koşan Alexis Zorba’ya benzettiğini söyledi. Mudo ile telefonda sohbet ettik ama önce küratörü ve Türkiye’nin en eski galericilerinden sanatçı Halil Altındere’nin ‘Sanat Taciri’ dediği serginin mimarı Yahşi Baraz’la hem sergiyi gezdik hem eskilere daldık. Mudo’yu hepimiz biliyoruz. Hem zeki hem yaratıcı hem eğlenceli hem şeytan tüylü bir kişiliği var. Ayrıca Fitaş Pasajı’nda 12 metrekarelik bir mekândan bugünkü imparatorluğunu kurdu. Yahşi Baraz’la biraz sanat biraz eskiler biraz dedikodu en çok da Taviloğlu ve koleksiyonerliği ile ilgili sohbetimiz sürdü gitti. Baraz en baştan başladı.

“1970’li yıllarda resim satışı imkânsız gibiydi. 1975’te Kurtuluş’ta galeri açmıştım, 76’da Hilton’a da taşıdım. İki galerim oldu. Bütün sosyete gelir giderdi; Necati Akçağlar, Feyyaz Berker... Eşleri kuaförde, aşağıda vakit geçirirken beyler benim galeriye gelirdi.1976’da AKM’de de sergi açmıştım. Mustafa Taviloğlu’nun Paris’te bir akrabasının galerisi varmış. Resimle orada tanışmış. O dönemde galeriye geldi; ‘Ben bu sanatı çok sevdim ama nereden başlayacağımı bilmiyorum, bana yardım et’ dedi. Mudo’yla da dost olduk. Akşam evlerine yemeğe davet ederlerdi. Eşi........

© T24