Çıdam Melek, Yaptığını yapabilmek için tutku gerek
Bahçedeki ‘Dua Heykeli’ önünde Gülsen Yalçın ve Çıdam Melek ile heykelden ayrıntı
Atölyesinde
Atölyesinde heykelleri var. Üstteki heykellerini anlattı:
“Le gemelle sirius ve altona. Sirius Urla'da, Altona bende. Torunum Ali'ye rezerve edilmiş.”
Atölyesi, bahçeye bir kapıyla açılıyor ama bahçeyle ilişiğini ve gün ışığını kesecek duvar da yok. Duvarları camdan. Ama dışarıda çalışıyor.
Dışarda çalışıyor çünkü çalışmaya başladığında, dakikalar içinde tozun dumanın içinde kalıyor. Bitmedi! Bu toza dumana maruz kalma, ‘orasını da yapayım, burasını da’ derken saatler sürüyor. Bazen eşinin hava karardıktan saatler sonra zorla içeri çağırdığını söylüyor.
Tutku
Bunun adı tutku!
Sanata eğilimi hep olmuş.
İskenderun’da doğmuş, Ankara’da TED ve Hacettepe’yi okumuş. Hacettepe’nin İngiliz Dili ve Edebiyatı’nı bitirmiş, hoş bir tesadüf, ODTÜ’nün Temel İngilizce Bölümü’nün önüne heykeli (Uyum) konulmuş!
Üniversiteyi bitirdikten bir süre sonra resim ve heykel için farklı atölyelerde çalışmaya başlamış. Eğitimini almadan olmaz demiş, Bilkent’te lisans da özel öğrencilik 4 yıl ve akabinde Hacettepe GSF de yüksek lisans…
İskoçya, İngiltere, İtalya ve ABD derken arada Sait Rüstem atölyesinde desen, heykel, ahşap ve mermer üzerine çalışmış da çalışmış. Derken ruhuna hitap edenin mermer olduğunda karar kılmış.
Melek sonunda aradığını bulmuştur. Aradığı mermerdir. Bundan sonrası belki zorlu ama çok keyiflidir onun için. Tutkuyla sürdürür, üretir.
Tamam ama bu işin inceliklerini kimden öğrenecek?
Mezar yapanlara gitmiş sonunda. Ustasını tam da orada bulmuş…
Kemal Karabudak Usta ile tanışmış, yolları ayrılana........
© Sonsöz
