menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Depremzedelerin Duyulmayan Çığlıkları

7 10
20.09.2025

6 Şubat deprem felaketinin üzerinden 2 yıl 8 ay gibi bir zaman geçti. Felaketin yıktığı 11 ilin tamamında konut inşaatları devam ediyor, kısım kısım tamamlananlar, kura ile hak sahiplerine dağıtılıyor, ancak halen çok sayıda depremzede de konteynerlerde yaşamaya çabalıyorlar. Bu yazımda anlatacağım konu ise, koteyner kentlerde yaşayanların sıkıntılarından çok daha farklı ve ağır sıkıntılar.
İskenderun’da ziyaret ettiğimiz konteyner kentlerdeki yakınlarımızın sıkıntılarını dinledik. Eskimiş, sağı solu, tabanları çürümüş, çökmüş daracık konteynerlerde yaşayan yakınlarımız, yaklaşan kış koşullarında nasıl barınacaklarını kara kara düşünürlerken, “Asıl korkumuz, yetkililer, yılbaşına kadar tüm konteynerlerin boşaltılacağını ilan ettiler, nereye gideceğimizi, nereye taşınacağımızı bilemiyoruz” diyorlar, ancak, yine de bir beklentileri ve umutları var.
Bu yazımda gündeme getireceğim konu ise, depremzedelerin bugüne kadar gündeme getirilmeyen ve belki de hiç bilinmeyen çok önemli sıkıntılarından başka birisidir.

Osmaniye’de şehrin en merkezi yerinde iki katlı bina ağır hasar alıyor, depremden hemen sonra görevlendirilen yıkım ekipleri tarafından enkazına kadar sökülüp götürülüyor, o günlerden beri mahkeme mahkeme koşuşturan konut sahipleri, mahkemeleri de kazanmalarına rağmen bir türlü hak sahipliğini elde edemiyorlar.

Bu iki katlı binanın alt katı, oğlum Doğan Onur Özer’e ait, üst katı da genç yaşında bir hastalık sonucu kaybettiğimiz kayınbiraderim merhum Sait Kaçar’ın eşi Nurten Kaçar’ın........

© Sonsöz