CANIMIZ SANA KURBAN YÂ RASÛLALLAH!
Yüce Allah Hayat Kitabımızda; “Peygamber, Mü’minlere kendi canlarından daha önce gelir.” (33/Ahzab:6) buyurur. Biz Rasûlullah’ı “Anamızdan, babamızdan, çocuklarımızdan, kardeşlerimizden, eşlerimizden, akrabalarımızdan, kazandığımız mallardan, ticaretimizden ve hoşumuza giden evlerimizden daha çok severiz.” (9/Tevbe:24). Sahabe, Peygamberimize hep “Anam babam sana feda olsun yâ Rasûlallah!” diye hitap ederdi. Canımız O’na kurbandır. Bunu bilmeyen bilsin. Hakiki Müslüman, canından vazgeçer Peygamberinden vazgeçmez.
Müslümanların bu hassasiyetlerine rağmen, laik-kemalist, şeriat düşmanı azgın azınlık, İslam ve Peygamberi söz konusu olduğunda her zamanki namussuzluklarını ortaya korlar. Geçtiğimiz hafta Leman dergisinin namussuzları, Rasûlullah ve Hz. Musa’yı aşağılayıcı karikatürle bu alçaklıklarını ortaya koymuşlardır. Hem de 23 yıllık İslamî hassasiyeti olan bir iktidarın zamanında bu cesareti göstermişlerdir. Karikatürü çizen Doğan Pehlivan denen alçak, daha önce yaptığı bir paylaşımda; “İslam, Türklere zorla sokulmuş bir kazıktır” diyen azılı bir kâfirdir. İşte namussuz alçaklar bu kadar cesaretli. Ama artık bu namussuzlar da şunu anlamalı ki; “Türkiye’de namuslular da namussuzlar kadar cesaret sahibi olmaktadırlar.” Dolayısıyla dergi binası ertesi gün Müslüman arslanlar tarafından kuşatıldı ve emniyetçe sorumlular ters kelepçeyle gözaltına alındı, daha sonra da mahkemece tutuklandı.
Fakat bu ters kelepçe ile gözaltına alınma ve tutuklanma olayı, Türkiye’nin güvenlik ve itikat sorunu olan CHP ve türevleri tarafından kabul edilmedi, kınandı.
Rasûlullah’ı diline dolama, hakaret ve hicvetme, 1400 yıl önce, Efendimizin zamanından beri İslam’ın azılı düşmanları tarafından yapılmaktadır. O günün basın mensubu diyebileceğimiz şairlerinden olan yahudi Ka’b bin Eşref, şiirleriyle durmadan Peygamberimizi ve Müslümanları hicvediyordu. Rasûlullah (sav), bu olay karşısında; “Beni, Ka’b’ın dilinden kim kurtaracak?” dedi. Muhammed bin Mesleme bu görevi üslendi ve yanına altı arkadaşını alarak o günün geçerli kuralıyla Ka’b’ı susturdu. Bugün de İslam’ı, Peygamberini ve Müslümanları diline dolayanlar, günün kurallarına göre susturulmalıdır. “İfade özgürlüğü” perdesinin arkasına sığınarak hiç kimse İslam’ın kutsallarına saldırma hakkını kendinde göremez. Bugün Avrupa’da antisemitizm suçtur. Hatta homoseksüellere........© Mir'at Haber
