İpek Yolu’nu kim anlamlandıracak?
İpek Yolu dediğimizde karşımızda yeni bir harita ve aktörler var, maalesef idrak yok. Onun için atılan her adım bir önceki yalpalamanın bir başka versiyonunu ortaya çıkarıyor. Çünkü tarih, her zaman gürültüyle ilerlemez. Bazen suskun taşlar, yüksek sesle konuşur. Doğudan batıya uzanan o kadim hat da böyledir. İpek Yolu, yalnızca kervanların geçtiği bir ticaret güzergâhı değil; dünya tasavvurlarının, iktidar tahayyüllerinin ve medeniyet iddialarının kesiştiği bir bilinç hattıdır. Bu yol üzerinden sadece mallar değil, anlamlar dolaşıma girmiştir. Diller, inançlar, düşünce biçimleri ve ahlâk anlayışları bu hatta birbirine değmiş, dönüşmüş, çoğalmıştır.
Bugün İpek Yolu yeniden gündemde. Çin’in “Bir Kuşak, Bir Yol” adıyla sunduğu devasa proje, küresel sistemde yeni bir güç mimarisinin işaret fişeği olarak okunuyor. Ancak mesele yalnızca altyapı yatırımları, limanlar, demiryolları ya da finansman modelleri değildir. Asıl soru şudur: Bu yol, yeniden hangi anlamı taşıyacaktır? Haritalar çiziliyor, güzergâhlar belirleniyor; fakat bu hattın bir medeniyet iddiası var mı, yok mu?
Modern çağ, İpek Yolu’nu büyük ölçüde Batı’nın kavram setiyle yeniden adlandırdı. Ferdinand von Richthofen’in verdiği isim, masum bir tanımlama değil; Doğu’yu Batı’nın zihinsel koordinatlarına yerleştirme çabasının bir parçasıydı. Çünkü ad........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Gideon Levy
Penny S. Tee
Mark Travers Ph.d
John Nosta
Daniel Orenstein