menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Asrın Hürriyeti

10 1
18.02.2025

Gazze Şeridi, İsrail’e atılmış en okkalı tokattır. Günün tüm curcunası, Yahudi’nin gözünün önünden bu zamana kadarki gayrimeşru hayatının henüz Gazze Şeridi gibi değil de film şeridi gibi geçmesinin neticesidir. Nihai tokat, rahmetli hocanın buyurduğu gibi o gözler önünden geçecek şeridi Gazze Şeridi yapar. Yankısı ve yansısı ta buralardan, hatta dünyanın öbür ucundan, Amerika’dan duyulur. Umuttur lakin asla hamaset değildir. Gerçeğe dönüşme imkânını Gazze direnişi, HAMAS ve Aksa Tufanı ayan beyan gösterir. Görmek konusunda da pek sıkıntı yaşanmaz. Sadece görüp, duyup, bilip eylemin erdemine yanaşmayan kitleler, hâlihazırda Amerikan tehditlerine, işbirlikçi kıvranışlarına, uyduruk uzman mavallarına sarılır. Oysa sorun, çokça anıldığı gibi Yahudi sorunu, Filistin meselesi, Ortadoğu çıkmazı falan değil kitlelerin bizzat kendisidir.

Filistin topraklarını gasp etme, işgal ya da taksim planı, yeni peyda olmuş bir tasarım olmasa gerektir. Bir buçuk asırlık planların bir neticesi olarak bugün şahit olunan vahşet, zulüm ve pervasızlık yaşanır. Keza Yahudi başının ve Amerikan başının hezeyanları, hadsizliği, pervasızlığı da kitlelerin suskunluğundan, sorumsuzluğundan, eylemsizliğinden kaynaklanır. İşbirlikçi zaten adı üstünde işbirlikçidir. On sekiz yıldır kara, deniz ve havadan dış dünyayla bağı tamamen koparılmış, yılda birkaç kez bombalanmak suretiyle alt ve üst yapısı yok edilmiş, Yahudi’nin izni olmadan ekmek, ilaç, su dahi ulaştırılamayan bir Gazze karşısında kitlelerin takındığı tavır gerçeğin ardına takılanları yalanlayıp bilumum........

© Milli Gazete