TELKİN CAİZ Mİ?
Bizim kuşak iyi hatırlar; kadim tartışmalarımızı… Toplumun uyanışını hedeflerken nelere takılı kaldığımızı… Enerjimizi hangi konularda nasıl tükettiğimizi… Teferruat mevzularla kendimizi ve hedef kitleyi nasıl yorduğumuzu…
Misal mi?
‘’Cenazeyi defninden sonra telkin vermek caiz mi, değil mi?’’
‘’Bidat mi, sevap mı?’’
‘’Ölülere Kur’an okunur mu, okunmaz mı?’’
‘’Mevlit okutmak doğru mu, yanlış mı?’’
O günlerden bugünlere geldik… Son iki yıldır Gazze gündemimizde…
Sadece askeri ve siyasi boyutu ile değil… Hayatın tüm ünitelerine yeni ufuklar açan, yeni bir dünya görüşünün, yaşam tarzının tüm kodlarını, normlarını, şifrelerini bizlere sunan Gazze öğretisi ile yüzleşiyoruz…
Vahiy çıkışlı bir varoluşun, duruşun, direnişin güzel örnekliğinin Gazze’de tecelli ettiğini görüyoruz…
Gazze kavramları, kelimeleri, kuramları, kurumları, konuları yeniden tanımlıyor, hem de vahiy ile temellendirerek… Dinamik bir fıkıhla insanlığın gündemine oturuyor… Muğlak, müphem, meçhul, müşkül, müteşabih meseleler Gazze tefsiri ile vuzuha kavuşuyor…
Bir örnekle bu gerçekliği paylaşmak istiyorum…
Gazze’de bir şehid kabrine defnedilmiş… Şehidin yakını bir delikanlı telkin veriyor:
‘’Ey Eba Ömer! Ey Eba Ömer! Vallahi bir milyon........© Milat





















Toi Staff
Penny S. Tee
Gideon Levy
Sabine Sterk
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein