menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Ruhumuzu Yükselten Oruç ve Ramazan Bayramı

15 0
27.03.2025

Başlayan her şey biter…Ömür gibi, yaşam gibi, oruç gibi, Ramazan ayı gibi…Elveda ey Şehri Ramazan. Ruhumuza ve bedenimize dinginlik ve hafiflik verdin. Hoş geldin, güzellikler getirdin. İrademizi, dirliğimizi ve merhametimizi tahkim ettin. Hazlardan, şehvetten ve hevadan vazgeçebileceğimizi; inanmanın ve iradenin insanı ne kadar güçlendirdiğini ve güzelleştirdiğini kalbimize nakşettin. Razıyız, bahtiyarız; sende bizden razı ol.

Gırtlağına kadar hazza batmış, nefsani heveslerin esiri olmuş insan için; büyük bir meydan okumadır, oruç. Bütün lezzetleri, heva ve hevesleri bir kenara bırakıp Rabbinin hükmüne kalben, ruhen ve bedenen bağlanmak, boyun eğmektir. Büyük bir vazgeçiştir. Ne mutlu insan ömrünün ve zamanın bu kısacık kesitini oruç tutarak geçirebilenlere. Ne mutlu nefsini zincire vurabilenlere.

İnsanın imtihanı, diğer tüm yaratılmışların imtihanından daha çetin ve aynı zamanda daha ulvidir. Bu hususta Hz. Ali şöyle buyurmuştur: “Yüce Allah mahlukatı üç tür yaratmıştır. Meleklere şehvet duygusu olmaksızın akıl bahşetmiştir. Hayvanlara akıl olmaksızın sadece şehvet duygusu vermiştir. İnsanlara ise hem akıl hem şehvet duygusu bahşetmiştir. Bu yüzden insanoğlunun itaatinde daha çok meşakkat vardır. Çünkü şehvet, vesvese ve gazap ona engel olur” (En-Neyrizi, 148).

Mütemadiyen hazları........

© Milat