Sen gelince
Bir dostun çıkıp gelmesi…Yağmurun ansızın yağması…Bir mektubun getirdiği tarifsiz mutluluk…Baharın gelmesi… Bütün gelişlerin ayrı bir heyecanı, başka bir güzelliği vardır.
Uzak diyarlarda büyüyen özlem, bir rüya şaşkınlığında kalbimize misafir olur. Birden bire çarpar ve kapımızdan içeri girer. Girdiği gibi yayılır içimizde. Bir duanın kabulü misali huzur bırakır içimize. Yüklerimizden kurtulur gibi kurtuluruz. Unutturur her sıkıntıyı. Hafifleriz. Umduğumuzu bulmuş, andığımızı çağırmışız demektir.
Gelmek, bulmaktır da. Gelemeyenler, bir türlü bulamayanlar değil midir? Davet beklemeden de olsa size biri gelmişse muhakkak bilinmeyen, görülmeyen bir canın, varlığın daveti üzerinedir. Çünkü bazı buluşmaların, karşılaşmaların, görüşmelerin sebebini çözemeyiz. Bundandır işte. Biz onun hikmetini bir türlü idrak edemeyiz. Belki böyle kalmalı, bu muammayı çözmemek iyidir. Yalnız inanmak ve teslim olmak gerek.
Bir çocuğun babasını gurbetten beklemesi ve babanın gelişi. Bu tabloyu........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon
Mark Travers Ph.d