menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

HAMAS'IN SİLAHLARI ÜMMETİN ONURU

37 20
04.10.2025

Dünyanın gözü Gazze’deyken, İsrail’in soykırım niteliğindeki saldırıları sadece Filistin’i değil, bölgeyi ve tüm insanlığı tehdit ediyor. İran, Lübnan, Suriye, Tunus ve Katar gibi ülkeler de doğrudan ya da dolaylı olarak bu saldırgan politikaların hedefi haline gelmiş durumda. Bu tablo karşısında sorulması gereken temel soru şudur: Sorun Hamas mı, yoksa karşısındaki siyonist İsrail mi?

Bugün Hamas’a “silahını bırak, kendini feshet, tünelleri teslim et, silah üretim yerlerini göster” deniyor. Bu taleplerin ardında, Hamas’ın bugüne kadar sivil, kadın, çocuk, yaşlı, hayvan, bitki demeden zarar verdiği iddiası mı yatıyor? Bu nasıl bir tutum?

Hamas, El Kassam Tugayları’yla birlikte işgalci Siyonizme karşı milli müdafaayı temsil eden kutlu bir direniş örgütüdür. Onlar cihad ediyor, denmedi mi? Şimdi ise silahlarını teslim etmeleri karşılığında iki yıl sürecek bir “barış” öneriliyor. Ancak bu barış adı altında yıkım, katliam ve soykırımın durmaksızın devam edeceği açıkça görülüyor. Bu plan, topraklarını savunan bir halkı yok etmeye yönelik bir tasfiye projesidir.

Sözde barış önerisiyle, Siyonist İsrail’in 1948’den bugüne kadar başaramadığı işgali masa başında adım adım gerçekleştirmek istiyorlar. Daha önceki işgal planlarından farklı olan durum: Müslüman ülkelerin eliyle bunu gerçekleştirmek. Türkiye, Mısır, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri gibi ülkeler bu planı “barış” adı altında desteklemeye zorlanıyor. Oysa bu, barış........

© Milat