menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Taner Akçam yazdı: Kurtuluş değil kuruluş tarihi olarak Lozan ve PKK

21 0
15.05.2025

Son aylarda, PKK karşılığında ne alarak silahı bıraktı ve kendisini lağvetti sorusuna cevap aradık. Merakı anlıyorum ama bu sorunun ne kadar ayrıntı olduğu şimdi daha iyi anlaşıldı: PKK, kendisini lağvederek Kürt ve Türk insanına büyük bir hediye verdi. Her şeyin üstüne örttüğümüz “terör” örtüsü kalktı. “Terör” söylemi, iktidar erkinin elinde sıradan bir “edebiyat” veya “sopa” olmanın çok ötesindeydi. Üstüne tüm bir devlet sistemi inşa edilmişti ve bu sistem çöktü. Büyük bir yapısal dönüşümdür bu. Ve şimdi çöken “terör yıkıntıları arasında” tüm çıplaklığımızla duruyoruz. Tartışılması şart tek bir soru ile karşı karşıyayız:

Türkler, Kürtlerle eşit ve eşdeğer vatandaşlar olarak yaşamaya hazırlar mı?

Lozan ve 1924 Anayasası etrafında kopartılan gürültüden, özellikle seküler veya “sol” diye bilinen birçok çevrenin bu tartışmaya hazır olmadığını anlıyoruz. Ama konuya onları “anlayarak” başlamak istiyorum: Türkiye tarihi KURTULUŞ paradigması içinden okunur. Buna göre biz Türkler, başta Kürtler olmak üzere Anadolu’nun tüm Müslüman toplulukları ile birlikte ülkemizi işgal eden yabancı güçlere karşı anti-emperyalist bir mücadele vermiştik. Lozan bu bağımsızlığın sembolü idi. KURTULUŞ paradigmasına göre ana konu, Osmanlıdan kalan toprakların farklı uluslar arasında nasıl paylaşılacağı idi.

Sevr antlaşması bu toprak dağılımını Yunan, Ermeni ve Kürtler lehine çözmüştü ve Türkler için kara lekeydi. Lozan ise, Türkler için zaferin, Yunan Ermeni ve Kürtler için adaletsizliğin sembolü idi. Bu nedenle, ne zaman Lozan konusu açılsa akla gelen sınırlar meselesi olmaktadır. PKK’nın Lozan’dan ve 1924 Anayasa’sından eleştirel olarak söz etmesinin tepki çekmesinin nedeni de budur. Çünkü, Lozan’ı eleştirmek, herkesin aklında KURTULUŞ hikayesini getirmekte ve toprak ve egemenlik meselelerinin gizlice gündeme sokulduğu zannedilmektedir.

Oysa, Lozan aynı zamanda bir KURULUŞ hikayesidir. Ve Lozan, KURTULUŞ değil bir KURULUŞ hikayesi olarak okunmadığı sürece bugünkü sorunların anlaşılması mümkün değildir. PKK’nın silah bırakması ve kendini lağvetmesi ile tartışmaya başladığımız konu KURTULUŞ ile ilgili değildir. KURULUŞ ile........

© Medyascope