menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Neler oluyor orada?

13 0
08.09.2025

Günümüzde Afrikadaki herhangi bir saksafoncunun dedesini bilmek büyük bir mahârettir. Ama tek başına bir orduyu bilmek acaba nedir? Türkiye'nin en meşhur tarihçilerinden biri, asırlar önce kızların tek başına çeşmeye gitmelerinin mahzurlu olduğunu söyleyen Ebussuûd Efendi'ye, niçin gitmesinler diyerek bir televizyon proğramında gıyâben saygısızlık yapmıştı. Din câhili ve çeşme kültürü olmayan bu profesöre hatalı olduğunu iletmiştim. Eğer Anadolu'da çeşmelerin mahallini ve yolunun tenhalığını bilseydi, bu hatayı yapmazdı.

Kolay değil bir devre mührünü vuran sultan, Muhteşem Süleyman artık yoktur. Ebussuûd Efendi, Süleymaniye Camiinde, “Allah için namaza” diye bağırır, Mübelliğler haykırırlar “Er kişi niyetine”. Ses dalga dalga uzaklara yayılır. Kanuni, ölümü çok düşünse gerektir. Nitekim kabrini sağlığında kazdırır. Ölmeden toprağını avuçlar, kendi mezarına fatihalar okur. Sultanın naaşı tam mezarına bırakılacaktır ki, elindeki çekmeceyi tabutun yanına sıkıştırmaya çalışan bir saray ağası Ebussuûd Efendi’nin dikkatini çeker, mübarek derhal müdahale eder “Dur bakayım!” der, “Neler oluyor orada?”

-Bu emaneti mezara bırakmam gerek.

-Olmaz! Böyle bir şey caiz değil.

-Sultanımız vasiyyet ettiler ama.

-Vasiyyet mi? İçinde ne var acaba?.

-Bilmiyorum efendim.

-Ver bakayım şu çekmeceye. Adamcağız uzatır, Şeyhülislâm uzanır. Fakat........

© Maraş Gündem