Yıllar önce ulusal bir polis gazetesi çıkarmıştık. 81 İl’de ki il emniyet müdürlüklerine kargo ile satımını yapıyorduk. İsmi de güzeldi, ’’Devriye’’

Polislerin sorunlarını dile getiren bir gazeteydi, Türkiye’nin dört bir yanında polisler gazetemize ulaşır sorunlarını aktarır, haber değeri olan problemleri haberleştirirdik.

Gazetemiz ciddi ses getirmişti, ulusal medyanın merceğine takılmıştı, polislerin problemleri Devriye gazetesinden takip edilirdi.

Polis teşkilatı gazeteye sahip çıkmıştı ama bir sorunumuz vardı. Polislerin sorunlarını haberleştirdiğimiz için bazı etkili isimler rahatsız olmuştu. Tabi o dönem FETÖ’nün emniyette aktif olduğu zamanlardı.

Devriye gazetesini kontrol edemiyor, yönlendiremiyorlardı. Emniyette ciddi karşılık bulmuştu…

Günde onlarca istihbarat alıyorduk, polisin özlük hakları, mesleki sorunlarıyla ilgili bilgi yağıyordu. Teşkilat Devriye’ye sahip çıkmış ve güvenmişti.

Tabi etkin isimler gazeteyi yurt çapında kötülemeye başladı, uzun soluklu bir yayıncılık yapamadık. Karşımızda sert rüzgarlar vardı, rüzgâra karşı da küçük abdest yapılamazdı.

Polis teşkilatı çok üzüldü, onlarca hatta yüzlerce telefon almıştık, ‘’neden gazeteyi........

© Kocaeli Koz