Erciyes’in kalbindeki ağaç
Yolum bugün, rüzgârın sert estiği, bulutların ağır ağır göçtüğü yüksek dağlara vardı. Erciyes’e… Zirvesi karla örtülü, sessizliğe gömülmüş heybetli Erciyes’in eteklerinde yalnız bir ağaçla karşılaştım.
Erciyes’in kalbine yaslanmış, zamanla yoğrulmuş, suskun ama derin bir tanıktı sanki. Varlığı yalnızca Erciyes’in değil, zamanın da izlerini taşıyordu. Ne bir kuş ötüyordu dalında, ne de bir yaprak kıpırdıyordu. Her şeyin ötesine geçmiş gibiydi; doğanın, zamanın ve insanın iç dünyasına sessizce bakıyordu… Ama bilirim, bazı sessizlikler çığlıktan daha derindir.
Usulca yaklaştım. Gövdesindeki çatlaklar, yılların bıraktığı izlerdi. Her biri yaşanmış bir hikâye, her yarık bir kırılma........
© Karar
