İçerik kiminse çocuk onundur
Yeni bir zil ve eğitime umut bağlayan milyonlarca öğrenci bugün yine okul yolunu tuttu.
Ziller kimin için çalıyorsa çalsın lakin okullar açılıyor diye etekleri zil çalan öğretmen, öğrenci sayısı yok denecek kadar kadar az.
Eğitimin kaç ayağı varsa hepsi pamuk ipliğiyle birbirine bağlı. Koptu kopacak tehlikesi kapıda.
Okul yolunda ayakları geri geri giden öğretmenler, daha okulun bahçesine varmadan bu dönem nasıl geçeceğin derdini yaşıyor.
Öğrenciler, okulun kendilerine gelecek vadetmediğinin düşünselerde diplomasız olmuyorun farkındalar. Mecburiyet ve alışkanlık gereği okul yolu düz gider.
Öğrenciler, dijital dünyanın önlerine boca ettiği çöplükleri eşeleyip oyalanmaktan yorgun, bitkinler. İmdat sinyallerini çalıyorlar.
O halde eğitimin dört sacayağına bakalım: Okul, öğrenci, aile ve toplum. Ekseriyetle eğitim üç sacayaklı kabul edilir. Toplumu ben ekledim.
Toplum çocuğun sosyal zekasıdır. Oradan açılıp çiçek açıyor veya açılmadan soluyor.
Eğitimin diğer sacayağı: Okul. İdare, öğretme bina. Okulların fiziki şartları son yıllarda nitelikli eğitim için dananımlı. Lakin takdir edersiniz ki eğitimin öznesi öğretmenlerdir. Bir toplumun ahlakı ve gelişmişliği öğretmenlerle paralel ilerler.
Öğretmenlerimiz heyecansız, motivasyonsuz. Farkındalıklarını kaybetmeye, öğretmenliği alışkanlık haline getirip kendilerini güncellemeye kapatmış durumdalar. MEB, Öğretmen eğitimlerini kağıt üzerinde veriyor ve öğretmen kendini besleyen kaynaklardan uzak.
Salgından önce dönemin Üsküdar Belediyesi ve
İlçe Milli Eğitim iş birliğiyle verilen öğretmen eğitimleri tarzında öğretmen eğitimlerine büyük bir ihtiyaç var. Kendi alanında Türkiye’de işin ehli insanlar salon dolusu biz öğretmenleri ağzının içine........
© Karar
