İstanbul’un Stratejik Geleceği ve Fatih’in Emanetine Sahip Çıkmak: Ekümenik Patrikhane Devleti Planı’na Dikkat!
Kıssadan Hisse Çıkarmak: Hz. Yusuf için Her Düşüş, Yeni Bir Yükseliş Kapısıdır
Kur’an-ı Kerim’de “Ahsenü’l-Kasas” — yani “kıssaların en güzeli” — olarak nitelendirilen Hz. Yusuf (a.s.)’ın hikâyesi, asırlardır insanlığın ruhunda derin izler bırakmaya devam ediyor. Bu kıssa sadece bir hikâye değil; sabrın, imanın ve kaderin ilmek ilmek işlenmiş bir tecellisidir.Tarih tekerrür ederek hem yeni Yusuf’lar çıkarır hem de Yusuf’ları kuyulardan geçirir.
Hikâyesi şöyledir: Kıskançlıkla yanan kardeşleri, Yusuf’u öldürmeyi düşünürler. En sonunda çözümü, onu bir kuyunun karanlığına terk etmekte bulurlar. Kuyular; yalnızlığın ve çaresizliğin sembolüdür. O sınavı gereği karanlıkta yalnız bırakılır; görünürde sahipsizdirancak gerçekte Rabbi onunladır.
Hz. Yusuf’un kardeşleri, babaları Hz. Yakub’un (a.s.) karşısına geçerek kurgusal/dağınık yalanlar uydururlar ve Yusuf’u bir kurdun parçaladığını söyleyerek yalanlarını yanlarındagetirdikleri kana bulanmış bir gömlek ile destekleyerek kurdukları bu komplonunüzerini örtmek isterler. Hz.Yakub (a.s.) gerçeği sezmiş olsa da derin bir kalp yarasıyla, “Artık bana güzel bir sabır düşer!” diyerek süreci Allah’a havale etmiş ve İlahi kadere teslim olmuştur.
Bir gün bir kervan buradan geçerken,su çekmek için kuyuya bir kova sallandırdığında tarihin akışını değiştirecek bir inci çıkarır. Yusuf’u bulurlar ve Mısır’a götürerekbir köle pazarında satarlar. Kaderdir ya bir devlet adamı (Aziz) onu evlat edinir.Ancak Yusuf’un sınavı henüz bitmemiştir. Güzelliği, asaleti ve temizliği dillere destan Yusuf’u gören devlet adamının eşi Züleyha, Yusuf’u baştan çıkarmaya kalkışır. Yusuf, iffetiyle direnince iftiraya uğrar ve haksız yere zindana atılır. Ancak Allah’ın planı bambaşkadır. Yusuf için her düşüş, yeni bir yükseliş kapısıdır.
Zindandan Hükümranlığa Giden Süreç
Zindanın karanlığında bile ilim ve hikmetle parlayan Hz. Yusuf, Allah’ın ona bahşettiği rüya tabiri ilminden dolayı bir gün sarayın kapılarını aralayacaktır. Zamanı geldiğinde Mısır’ın hazinelerinden sorumlu olacak ve adaletin temsilcisi hâline gelecektir. Mısır’ı tarım ve ekonomi politikaları ile Kral’ın gördüğü rüyayı değerlendirerek kıtlıktan kurtaracaktır. Kardeşlerinin ihanetiyle başlayan hikâye, kardeşlerini affetmesiyle de taçlanacaktır.
Tarih, tekerrürden ibarettir.........© İstiklal
