İbn Haldun'un "Geçmişler geleceğe, suyun suya benzemesinden daha çok benzer" sözü, sadece tarihsel döngüleri/tarihin tekerrürden ibaret olmasını değil, modern dünyadaki istihbarat savaşlarının evrimini de anlatır. Bugün artık çatışmalar yalnızca cephelerde/muharebe sahalarında ya da siber ağlarda değil, insan zihninin iç evreninde de yürütülüyor. 20. yüzyılda hedef topraktı. Bugün ise hedef; insanın, insanlığın ve zihinlerin işgal edilmesidir.

Algoritmalarla, yapay zekâ sistemleri ile davranış modellemesi gerçekleştirilen mühendislik çalışmaları, toplum mühendisliğinden birey mühendisliğine evrildi. Eskiden doğrudan toplumlar ya da toplumların kolay yönetilebilmesi adına toplumlardan oluşturulmuş çeşitli gruplar çoklu şekilde dizayn edilirken, bugün algoritmik savaş ve algoritmik mühendislikle doğrudan birey 'özelleştirilmiş olarak' dizayn ediliyor/yani ‘birey mühendisliği’ ile karşı karşıyayız. Her birey farklı özelliklere sahip ve her birey farklı kazanımlar ile bireyselleştirilmiş olarak ‘bireyselleştirilmiş bir dünya hayatı ile’ karşı karşıya.

Parapsikolojik ve metafizik istihbarat operasyonları şaşırtıcı seviyeye ulaştı

Parapsikolojik ve metafizik istihbarat disiplinleriyle toplumsal/bireysel manipülasyon gibi daha önce marjinal/kürsü dışı görülen alanlar, artık günümüz dünyasında sessiz savaşların ana silahları/konusu hâline geldi. Diplomatik faaliyetlerde hedef devletin bürokratına bir anlaşma imzalatılması amaçlanıyorsa öncesinde ilgili devletin istihbarat servislerinin parapsikoloji ve metafizik departmanları hedef bürokratın kişilik/profil analizini çıkartarak enerji alanına yönelik doğrudan müdahalelere başlıyor. Anlaşma metni imzalanacağı güne kadar anlaşma metnini imzalaması/metnin içeriğini sorgulamaması adına her türlü manipülasyon........

© İstiklal