Enkazı Altında Kalan Küresel Vicdan ve "Dünya 5'ten Büyüktür" Meydan Okuması
Gazze'nin üzerine çöken sadece binaların ve masum hayatların enkazı değil, aynı zamanda 1945'te galipler tarafından kurulan dünya düzeninin ta kendisi çökmüştür. İnsanlığın kolektif çığlığı, Birleşmiş Milletler’in New York'taki koridorlarında yankılanmak yerine, beş daimi üyenin veto duvarına çarparak boğulmaktadır. İki yıla yaklaşan ve modern tarihin en acımasız soykırımına dönüşen bu trajedi karşısında BM'nin sergilediği acziyet, basit bir işlev bozukluğu değildir. Bu, sistemin DNA'sına kodlanmış kanser hücresinin, bir güç asimetrisinin kaçınılmaz sonucudur.
BM çözüm üretemediğini tarihsel kırılma anında, Türkiye’nin yıllardır dile getirdiği "Dünya 5'ten büyüktür" tezi, artık politik bir sloganın ötesinde, çöken bu sistemin otopsisini yapan ve adalete giden tek yolu işaret eden stratejik bir manifesto niteliği kazanmıştır.
BM sisteminin stratejik analizine giriştiğimizde, karşımıza hukukun üstünlüğü ilkesinin tam zıddını kurumsallaştıran tarihsel bir anomali çıkar. Güvenlik Konseyi ve onun veto yetkisi tüm çözümsüzlüğün merkezidir. Bu mekanizma, II. Dünya Savaşı sonrası düzeni kuranların, kendilerini uluslararası hukukun bağlayıcılığından ebediyen muaf tutmak için tasarladıkları bir zırhtan başka bir şey değildir. Bu, hukukun güce değil, gücün hukuka hükmettiği bir Realpolitik mirasıdır. Bugüne kadar bu akıl dışı uygulama sürdürülmüş olması, mevcut mekanizmanın mükemmel olmasından değildir.
Gazze'de iki yıldır yaşananlar, insanlığın gözleri önünde bir soykırıma dönüşmüştür. BM'nin yaptırım gücüne sahip yegâne organı olan Güvenlik Konseyi, bizzat soykırımın birincil destekçisi olan daimi bir........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Sabine Sterk
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon
Mark Travers Ph.d