“Diploma Var, İş Yok: Özgeçmiş Değil, Umut Güncelliyoruz!”
Haziran geldi çattı. Bir yandan final telaşı sardı gençleri, bir yandan diploma töreni heyecanı. “Mezuniyet balosuna kiminle gideceğim, ne giyeceğim” kısmını hiç saymıyorum.
İşsizlik ise kocaman bir dert. Genç işsizliği daha da kocaman büyük bir dert. Üniversiteden mezun olup “Ben hazırım!” diyorsun, ama iş yok.
Diploma töreniyle başlıyor her şey. Önce kepler havaya fırlatılıyor, ardından gerçekler yere düşüyor: "İşin var mı?" Hayır. "Peki deneyimin?" O da yok.
Türkiye’de her yıl yaklaşık 1 milyon genç mezun oluyor. Bu gençlerin çoğu iş bulmak bir yana, iş görüşmesine çağrılmayı bile başarı sayıyor.
Ha bu arada ilanlar 22 yaşında, üç dil bilen, iki yıl tecrübeli, tercihen yurt dışı stajlı esnek çalışma saatlerine yatkın genç köleler için.
Hal böyle olunca gençler bavulunu alıp gidiyorlar. Eskiden yurtdışına çıkmak “kariyer hayali” idi, şimdi “kurtuluş planı.” Nitelikli iş gücünün göçü, sadece bireysel değil, ulusal bir kayıp. Yatırım yaptığımız beyinler başka ülkelerin ekonomisine katkı sağlıyor.
Gençler hayallerini bu ülkede kurmuyor artık. Kız/erkek arkadaşlarıyla evlenmeyi yuva kurmayı falan akıllarından dahi geçiremiyorlar. Daha ana kucağından, baba ocağından çıkamıyor ki dışarı. Şöyle bir hesap yapıyor; “ev kiralamam lazım. Eşya almam lazım.” Mutfak masrafıydı, aidatıydı, elektriğiydi, suyuydu… Öyle bir para yok ki cepte. Daha kötüsü öyle bir parayı kazanabileceğine dair umudu da yok. Basıyor basabilen yurtdışına........
© Gazete Pencere
