Yeniden güç yeni bir meal lazım!
Diyanet İşleri Başkanlığını ve dolayısıyla iktidarı dinin tekeli haline getirecek kanun teklifi Plan ve Bütçe Komisyonunda kabul edildi. Buna göre İslam dininin temel niteliklerine aykırı olduğu tespit edilen Kur’an meallerinin basımı durdurulacak, basılmış olanlar ise toplatılıp imha edilecek. İslam’ın temel kaynağı Kur’an’ın sadece Diyanete göre yapılan yorumlarının esas alınmasına ilişkin bu imhalı-toplatmalı dayatma, devlet dini tesisinde önemli bir hamle sayılır. Ancak tarikatlara çeki düzen verileceğini zannederek halden memnun olanlar ya da karardan bu yönde çıkarsamalar yapanlar da var.
Kur’an’a yönelik müdahaleler kendi coğrafyasında imparatorluk kurmaya çalışan günümüz iktidarına özgü değil. İslam bayrağı altında İspanya’ya kadar toprakları fethederek ilerleyen Emeviler’den başlayarak kitap çeşitli zamanlarda revize edildi. Feodal rantın yeniden üretim araçlarından biri olan fetihlerin yükselme döneminde, ele geçirilen her bölgede halkların İslamileştirilmesi egemenliğin güvencesi haline de geliyordu. Güvenceye de bir tanrı sözü olan yasa.
Kur’an’ı derleyip toparlayan, yazıya geçiren Emevi devleti ve ondan sonraki Selçuklu İmparatorluğu zamanında mealin ve İslami geleneğin elden geçirilmesindeki amaç da imparatorluğun güncel siyaseti için meşru, göksel ve değişmez bir kaynağa işaret etmekti.
Kur’an’ın metafizik yorumları, peygamberin zamanındaki ihtilafları, çatışma ve rekabetlere çekidüzen vermek üzere ‘indirilmiş’ sure ve ayetlerin somut koşullarını, sözün hangi zamanda söylenmiş olduğunu hesap etmedikleri için Kur’an’ın doğuşu ile günümüze kadar geçen süre içinde, kaynak zamanın ve güncelliğin oyunbozanlığına mecburen maruz kalmıştır. 9. yüzyılda Buhari eliyle ‘sahihleştirilen’ sünnet ve hadisler de Kur’an’a rivayet, tanıklık ve mesellerle destek........
© Evrensel
