menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Emperyal heyulanın panzehiri niyetine, Zeytindağı

24 14
20.07.2025

Sene 1991, nefesler tutulmuş, ABD Saddam Hüseyin’e 16 Ocak’a kadar süre tanımış. Gazeteler savaş vurguncularını haber yapıyor, marketler, şehirler boşalıyor. “Bush en çok bana güveniyor, Thatcher’ın yerini ben aldım” diye övünen Özal, bir yandan savaşa girme hazırlığı yapıyor. Dün kaybını büyük bir üzüntüyle öğrendiğimiz Altan Öymen Milliyet’teki başyazısında Bush’un Kongre’yi toplayıp tartıştığını ancak Özal’ın kimseyi bilgilendirme gereği bile duymadan ülkeyi savaşa sürüklediğini yazıyor. Gazeteler bölgeye gönderdikleri muhabirleri ile övünüyor, o sıralar korsan yayına başlamış olan Magic Box’ın 24 saat yayın yapacağı söyleniyor. Meclis’ten savaş yetkisi alan hükümet İncirlik’ten harekata hazırlanırken Cumhurbaşkanı Sözcüsü Kaya Toperi olan bitenden haberleri olmadığı açıklaması yapıyor. Bir hafta önce Zonguldak Madenci Yürüyüşü ile sarsılan, enflasyonun yüzde 45’e vardığı ülkede hükümet savaş naralarıyla günü kurtarma çabasında. O dönem karartmaların uygulandığı sınıra yakın bir yerde yaşadığımızdan iklimi ve ‘girmişken Musul, Kerkük’ü de alırız’a varan emperyal heyulayı çok net hatırlıyorum.

Bunlar geçen hafta Erdoğan’ın tarihi diye yaftalanan Türk-Kürt-Arap ittifakı konuşması ve ona gelen tepkiler nedeniyle hafızamda canlandı. “Türk, Kürt, Arap eğer bir aradaysa, birse, beraberse işte o zaman Türk vardır, Kürt vardır, Arap vardır. Ayrıştıklarında, bölündüklerinde, uzaklaştıklarında ise mağlubiyet, hezimet, hüzün vardır” diyen Erdoğan, ülkede barışının........

© Evrensel