menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Uzak Doğu ne kadar uzak?

33 12
28.07.2025

İnsanoğlu dünyayı sadece yaşayan değil aynı zamanda izleyen de bir varlık. Hepimiz çev­remizde olan biteni izleyip ve ona bir anlam kat­maya çalışıyoruz. Dünyaya baktığımız pencere­den gördüklerimizi kendi anlam havuzumuzda yoğurup, biçimlendiriyor ve nihayetinde kendi tasavvurumuz haline getiriyoruz; yani bir an­lamda onu kendi gerçekliğinden kopartıyoruz.

Sahip olduğumuz değerler sistemi, algı düzeyi­miz, kimliklerimiz, anlık psikolojilerimiz, trav­malarımız, çevresel koşullarımız vs. dünyaya baktığımız penceremizin menzilini ve sınırları­nı da belirliyor kuşkusuz. Nitekim “pencere, dış dünyaya bakıp görmemizi sağlayan ve fakat aynı zamanda gerçeklikle aramıza giren, ona dokun­mamızı engelleyen” bir araç.

Uluslararası ilişkiler alanında çalışanlar pen­cerelerini alabildiğine geniş tutmak, yerel ve bölgesel meseleleri dünya sisteminin içerisine oturtacak bir menzille görmeye çalışmak duru­mundalar. Bu nedenle siyasetle ilgilenen, özel­likle de siyasi parti liderliğine soyunan her kişi­nin, dünya üzerinde olup biteni yakından takip eden danışmanlara ihtiyacı var. Ancak birbi­rinden farklı tip pencerelere sahip danışmanlar dünyayı farklı perspektiflerden okumayı, farklı derinliklere ulaşmayı sağlayabilecek donanımı sağlayabilirler.

Dış dünyadaki olayları birbirine bağlama be­cerisi kadar iç politika ile dış politika arasında­ki bağlantıyı kurabilme yeteneği de son derece önemli. Bu yolla siyasi aktörler güncel dinamik­leri şekillendirme, daha sağlıklı politikalar ge­liştirme, yönetme ya da muhalefet etme konu­sunda sağlam alternatifler üretme becerisine kavuşabilirler Aksi halde........

© Dünya