menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

İnovasyonun yeni oyunu dirençle kazanmak

15 0
18.10.2025

Küresel ekonominin çalkan­tılı dalgalarında ayakta ka­lan şirketlerin ortak bir özelliği var: Dayanıklılık. Boston Con­sulting Group geçtiğimiz aylar­da yayınladığı “Winning the In­novation Race” ve “In Disruptive Times, the Resilient Win” baş­lıklı raporlar bugünün inovasyon yarışında kazananların yalnızca teknolojik değil, aynı zamanda zihinsel çeviklikle öne çıktığını gösteriyor. BCG’nin araştırması, dünyanın en yenilikçi 50 şirke­tini uzun vadede izliyor. Sonuç çarpıcı: Listeye girmeyi sürdü­rebilen “kalıcı yenilikçiler” hisse performansında ortalama yıllık 2,4 puanlık üstünlük elde ediyor. Ancak bu fark Ar-Ge bütçesinin büyüklüğünden değil, inovasyo­nu krizlere rağmen sürdürebilme kapasitesinden doğuyor.

Rapora göre, şirketlerin yüzde 80’i inovasyonu öncelik olarak tanımlasa da yalnızca yüzde 20’si kendisini bu alanda “lider” görü­yor. Çünkü pek çoğu hâlâ inovas­yonu bir proje olarak ele alıyor; oysa BCG, bunun bir “dayanıklı­lık sistemi” olduğunu söylüyor. Bir diğer dikkat çekici veri, coğ­rafi kaymaya işaret ediyor: Çin merkezli firmalar “seri yenilik­çiler” arasında yükselirken, Av­rupa şirketleri bu ivmeyi koru­makta zorlanıyor. Bunun nedeni de açık: Riskten kaçan kültür, de­ğişen pazar dinamiklerini yaka­layamıyor.

Bu tablo yalnızca şirketler için değil, ülkeler için de geçer­li. Dayanıklılık endeksinde ilk üç sırayı ABD, Almanya ve Gü­ney Kore alıyor. Bu ülkelerde kriz döneminde dahi Ar-Ge harcama­larının GSYH içindeki payı orta­lama yüzde 3’ün altına düşmedi. Buna karşın, inovasyon yatırım­larını kısan........

© Dünya