menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Hayata Dair- Bir Sonsuzluk Yolculuğu

12 0
26.01.2025

“O söylüyorsa doğrudur!”

“Ama dediği şey imkânsız!”

“İmkânsız olan ne?”

“Senin arkadaşın bir gecede Kudüs’e gittiğini, oradan da daha nice yerlere ulaşarak bizlere müjdeler getirdiğini söylüyor.”

Gülüşmeler…

“O söylüyorsa doğrudur!”

“……”

İnsanların bir başkasına güvenmekte zorlandıkları bir zamanda birbirine çok güvenen iki dost vardı. Bir gün herkes uykuya daldığında o güzel dostlardan biri sanki rüya gibi bir yolculuğa çıkarılmıştı. Bu yolculuk aslında bir gecede bitmeyecek kadar uzun, uyanmak istenilmeyecek bir rüya gibi etkileyici ama bir o kadar da gerçekti.

Mekke’den, Kabe’nin bulunduğu yerden başlamıştı mübarek yolculuk. Kudüs’e, Mescid-i Aksa’ya kadar uzanmıştı. Yüce Yaratıcının o güzel Allah dostuna nasip ettiği daha birçok maneviyata şahitlik etmişti gecenin bir kısmındaki bu kutlu yolculuk. Evet, Allah’ın sevgili Peygamberine verdiği muhteşem bir ikramdı. Döndüğünde yatağının sıcaklığı bile kaybolmamıştı.

İnsan aklının anlamakta zorlanacağı bir mucizeydi. Bu sebeple olsa gerek ilkten kimse inanmamıştı. Yaşadığı onca sıkıntıdan sonra Rabbinin teselli ettiği ve adeta “Yalnız değilsin, ben yanındayım.” dediği sevgili elçinin yaşadığı bu olaya, müşrikler hiç inanmamıştı. Ama ilk Müslümanlardan biri vardı ki, sorgusuz sualsiz inanmış ve hatta dedikoduları........

© Diyanet Haber


Get it on Google Play