Gazze
75 yıllık işgali bir tarafa bırakırsak İsrail’in sadece Gazze’de yürüttüğü soykırım 2 yılını doldurmak üzere. Bu süreç bize birçok şey öğretti/öğretmeye devam ediyor. İnsani ve İslami duygularını kaybetmeyen herkesin aldığı dersler aşağı yukarı aynıdır. Bunlar genel olarak şu başlıklar altında toplanabilir.
1- Gazze adeta bir okul oldu ve bütün dünyaya iman ve sebat dersi verdi. Elbette çok büyük acılar çekiyorlar ancak bu acılara karşı gösterdikleri duruş ve cesaretin tarifi mümkün değil.
2- Batı’nın iddia ettiği insanlık değerleri ve insan haklarının hepsinin kağıt üzerinde kaldığı görüldü. Özellikle öldürülen ve soykırıma uğrayan Müslümanlar olduğunda o değerlerin hiçbir anlamının olmadığı hafızalara kazındı. Sözde insan haklarını korumak için oluşturulan BM gibi kuruluşların hiçbir etkisinin olmadığı da tekrar müşahede edilmiş oldu.
3- İslam dünyasının kahredici sessizliği ve dağınıklığı ise en acı verici tecrübe oldu. İslam İşbirliği Teşkilatı gibi kuruluşların böylesi büyük bir krizde bile aktif rol almaması mevcut sistemin sorgulanmasına neden oldu. Onlarca toplantının sonucu bir kınamadan öteye geçemedi.
Gazze’ye bakınca ne yazık ki “Tarih tekerrürden ibarettir.” sözü bir kere daha doğrulanmış oluyor. 1099 yılında haçlı orduları Kudüs’ü kuşatmış ve beş haftalık bir kuşatmanın ardından tarihin en acılı soykırımlarından biri yaşanmıştı. Haçlılar hiçbir ayırım yapmadan şehirde büyük bir katliam yapmışlar ve ibadet mekanlarına sığınan Müslümanları kadın, çocuk, yaşlı demeden kılıçtan geçirmişlerdi. Müslümanlara yardım ettikleri........
© Diyanet Haber
