menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Isparta Gezisi [Miryokefalon büyük ödül töreni (!)]

18 0
28.07.2025

R.10: Konum Haritası: Kemer Boğazı, Bölükada ve aranan köprü

Bu yazının amacı, Miryokefalon büyük ödül töreni (!) adıyla 19 Temmuz Cmt akşamı Saat 17.30’da Isparta Andık Deresi Bezirgân Sofrası’nda yapılan yemekli toplantı ile iki günlük Ankara-Isparta, Isparta-Ankara yolculuğu ve öz eleştiri hakkındadır. Tüm İnternet Gazetecileri Derneği Genel Başkanı M. Ali Çelik, bazı itirazlara rağmen, Miryokefalon harbinin kazanıldığı yer olan Gelendost Yenicesivrisi hakkında duyarlı olmaları için, yerel ve ulusal medya elemanlarını teşvik gayesiyle bu toplantıyı tertip etmişti ki, zor; ama inşallah istenen fayda hâsıl olur.

10-15 yıldır araba kullanamıyorum. 80’nin üzerindeki biri için otobüsle gitmek de çok yorucu oluyor. Toplantı günü yaklaştıkça bir sıkıntı bastı. Aradığım bazı arkadaşlardan olumsuz cevap alınca naçar Prof. Ali Erişen Hocamı aradım ve “18-20 Temmuz günleri, tüm masraflar benden; Isparta’ya gidebilir miyiz” dedim. Ali Hoca, Ostim Teknik Üniversitesinde ders verdiği için izin alması gerekiyormuş. Cuma öğleden sonra için izin aldı. Niyet, Tingader’in Isparta’da düzenlediği toplantıya katılmak ve defalarca gördüğümüz Kemer Boğazı çevresini tekrar görmek.

Saat 14.00’de Yunak üzeri Gelendost-Kötürnek köyü yoluna düştük. Arabamız Ford marka ve gazlı. Hocam gibi arabayı ekonomik kullanan başka biri olduğunu sanmam. Mecbur kalmadıkça klimayı açmaz ve kırmızı ışıkta kontağı kapatır. Yeğenim Alâeddin Topraklı’yı arayarak, “iki kişiyiz; Saat 19.00 gibi köye geleceğiz, yemek için bir şeyler yapar mısın” dedim. Sağ olsun, nefis bir sofra kurmuş. Yemekten sonra kardeşlerimle beraber kullandığımız eve geçtik. Kimsecikler yok. Her yeri sessizlik kaplamış. Perde ve pencereleri açtım; evi havalandırdım. Duvarda Annemin Yağmur’un düğününde çekilmiş bir resmi asılıydı. Annem 2012, babam 1999’da vefat etmişlerdi. Hanımı aradım ve geldiğimizi haber verdim. İçimi bir hüzündür kapladı. Belli belirsiz bir düşünceye dalmışken, Ali Hoca, abdest almış; odaya girdi. Evden sonra kahvelerin bulunduğu yere geldik ve gençlerle tanıştık. Sonra Sinop’ta oturan ilkokul arkadaşım E. Başçavuş Ömer Kurum’u ziyaret ettik. Cmt günü sabah namazından biraz sonra bizim köyden 9 km uzakta ve 400 m yüksekteki Keçili köyünü ziyaret ettik [R.1-2]. Dönüşte Eğirler köyünden ata dostu Yusuf Danacı’yı alarak eve geldik. Alâeddin kahvaltıyı hazırlamıştı. Böylece her tarafı kapalı, kasvete bürünmüş evimizi bir günlüğüne de olsa canlandırmış olduk. Kahvaltıdan sonra Yusuf’u köyüne bırakarak Yalvaç’a geldik.

Yalvaç’tan Senirkent-Uluğbey köyüne hareket ettik. RP sayesinde tanıdığım; yıllardır görmediğim Celeptaş’lı Danimarka’dan emekli Satılmış Kaya’nın Âlime Çeşmesi yanındaki Akaryakıt istasyonuna geldik; Satılmış’ı gördük. Şimdi onun bütün çocukları orada çalışıyorlar. İbn Hordazbih’in 847 yılında “el-Alemeyn’den Nasre’l-Akritî köyleri 15 mil, Basilyon Gölü Başı 10 mil” dediği duraklardan el-Alemeyn Kötürnek köyü, 15 mil mesafedeki durak Celeptaş köyü, Basilyon Gölü ise Hoyran idi. Buradan Kundanlı köyüne geldik. İki yıl önce kaybettiğimiz Dr. Erdoğan Oruç’u ziyaret etmek istedim, ama kabrini bulamadık. Bir Fatiha okuyup, ayrıldık ve Genceli köyündeki Koyungözü Ali [Koyungözlü Ali] türbesini ziyaret ettik. Sekiz adet miltaşı, mezarlıkta kabir taşı olarak kullanılmıştı. Hamid Bey, 1303’te Koyungözlü Ali’nin zaviye kurması için, “şarkı Taşkestik, kıblesi derya, şimali Bozdurmuş dağları ve garbi Kırlangıç çayı ile çevrili Çukuryer adlı Derbent mezrasını 112 kırmızı florine satmıştı”. Buradan Seyit Veli Baba Sultan’ın Uluğbey köyündeki türbesine geldik. Türbe bitişiğinde Manastırdan çevrilme Camı kapısının sağ ve sol yanlarında altı köşeli yıldız, servi ağacı vs. var [R.3]. Üç gün önce anjio olan İsmail Boyacı, lütfetti, geldi ve türbede yatanlar hakkında bilgi verdi; Topraklı-özel-arşivi:

.

R.3: Uluğbey Camii kapısının iki yanındaki şekil.

R.4-5-6: Garip köyü, Mezar-düzündeki bir mezar taşı.

Oradan Akkeçili köyü, Karababa mahallesine geldik. Veysel Yoylu bizi Barla dağındaki Mezardüzü’ne çıkardı. Eski yollar kaybolduğu için, “Peçeneklerin istişare evi Slymeon tepesini bulamadık [R.4-5-6]. Çok vakit kaybettik. Saat 18.30’da Karababa mahallesinden hareketle, tam 17.30’da Isparta Andık [Yun. Ανενδυκ?] deresi- Bezirgân Sofrası’na yetiştik [R.7-8].

Gece, sahibi Gelendost-Çaltı’dan hemşerim olan Bolat Otelde konakladık. Pazar sabahı Saat 8.30 sularında tekrar Kemer Boğazı’nın yolunu tuttuk. Veysel Beye, köprünün yerini belirlemek için buluşmayı rica ettim. Köprüyü gördük diyen Musa Gürdal ve Yeniceli Mehmet Akdağ’ı Boğaz’ın şark kıyısına gelmelerini ve köprüyü gördükleri yeri göstermelerini Boğaz’a gelmelerini rica ettim. Veysel Yoylu, Ali Hoca ve ben, Deli Hacı’nın evinin önüne indik.

R.7: Soldan: Jandarma Alay Kom. ISUBU Rektörü, Vali, B. Bşk. Vekili Musa Macit.

R.8: R. Topraklı, Isparta Valisi Abdullah Erin

Göl, yaklaşık 120-130 metre çekilmiş, toprak gevşek, çatlamış, üzerinde zorlukla yürüdüm. Oradan Veysel’in arabayla Ada’ya çıktık.........

© Dikgazete.com