Kesin bilgi: Erdoğan gidici
İnsanlık, ümmet ve millet olarak zor zamanlardan geçiyoruz.
Bir dağın tepesinden yuvarlanan kayanın dağın eteğine yaklaştıkça hızının ve sarsıntısının artması gibi sona yaklaştıkça tarih gemisinin hızı ve sarsıntısı da artıyor.
Böyle zor zamanlarda normalde beklenen, tarih, millet ve devlet şuurunun, siyaset, fırka ve hükümet şuuruna galebe çalmasıdır.
Ancak coğrafyanın kaderi, dünyada metrekaresine en çok hainin düştüğü bir ülkede yaşıyoruz.
İnsanların can havliyle kaçıştığı yanan bir evden para kasası ile saç fırçasını kurtarma derdinde, halen “Erdoğan gitsin de” sevdasında olanlar var.
Türkiye, Sultan Abdülaziz devrinde masonik-mesiyanik-maniheik bir siyaset anlayışına saplandı: Mesih-Deccal, Kurtarıcı-Öcü
Sultan Abdülaziz’den beri yöneticilerden kurtulmakla milletin zor devirlerden kurtulacağı vehminden kurtulamadık.
Recep Tayyip Erdoğan iktidara geldiğinden beri çeyrek asırlık paranoya: “Erdoğan gidici”.
Önce FETÖ’nün 15 Temmuz zaferine, sonra Ekrem İmamoğlu’nun başkanlığına ümit bağlama.
Ekrem İmamoğlu'nun adamları, rüşvet almak için AVM sahiplerini “Geleceğin Cumhurbaşkanı ile kötü olmak mı istiyorsunuz?” diye tehdit eder. (*)
Cübbeli Ahmet de “İmamoğlu ile Kemalist devir geliyor. Sonunuzu düşünüyorsanız, İsmailağa tarafından benim tarafıma geçin, Kemalist saflara katılın” diye hocalara baskı yaparak İsmailağa’yı yıkmaya çalışır. (**)
Cübbeli Ahmet’in trol sürüsünün, “Bakın hocamız, Ekrem İmamoğlu'na cephe almıştı” demesinin bir önemi yoktur.
Zira birlikte hareket ettiği kişiye karşı........
© Dikgazete.com
