Bakanlıktaki ‘koruma kalkanı’
Çoğu zaman sözün çıktığı yere bakarız. Oysa bazen dolaştığı yer de çok şey anlatır.
Devlet Bahçeli, “İddianameler süratle hazırlanmalı” dedi. Birer birer gelmeye başladı. CHP’li 7 belediyeyi ilgilendiren Aziz İhsan Aktaş iddianamesini günlerdir konuşuyoruz.
İddianameyi hep CHP’li başkanlar üzerinden ele aldık. Ancak İçişleri Bakanlığı’na yapılan bir gönderme pek dikkat çekmemiş görünüyor.
Şöyle anlatayım...
Geçen ocak ayında, Beşiktaş Belediyesi’ne yapılan operasyonda, İçişleri Bakan Yardımcısı Mehmet Aktaş’ın kardeşi Ahmet Aktaş da gözaltına alındı. Ahmet Aktaş, belediye iştiraki Beltaş’ta yönetim kurulu üyesiydi. İfadesinin ardından serbest bırakıldı.
Kuşkusuz suç şahsi. Kardeşinden ötürü Mehmet Aktaş’a soru bile sormak doğru değil. Bir dönem Emniyet genel müdürlüğü de yapan Aktaş, yine de o günlerde Ekol TV’ye örnek bir açıklama yaptı: “Kardeşim de olsa yanlış bir şey yapmışsa gereğinin yapılması lazım, konu bundan ibaret.”
Aradan aylar geçti. Aziz İhsan Aktaş iddianamesi çıktı. Haliyle merak ettim. Acaba Ahmet Aktaş sanık olmuş muydu?
Cevabı evet. İddianamede 4 numaralı sanık.
Peki Ahmet Aktaş’a yapılan suçlama ne?
İddianamedeki 27 numaralı eylemde bu sorunun yanıtı var. Savcılık, Beltaş’a ait olan Ortaköy’deki kıymetli mülkün, 18 Temmuz 2024’teki ihaleyle Aziz İhsan Aktaş’a satışında yolsuzluk yapıldığını iddia ediyor. Savcılık; mülkiyetin değerlendirme raporundan ödemelerin şekline, yönetim kurulu kararının alınma(ma) sından ihaleye katılan firmalara kadar (üç firma da bağlantılı) bir dizi usulsüz işle mülkiyetin Aziz İhsan Aktaş’a aktarıldığı görüşünde.
İşte bu süreçte savcılık ile Beşiktaş Belediyesi arasında bir dizi yazışma olmuş. Savcılık, satış için alınan yönetim kurulu kararını istediği halde önce........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Sabine Sterk
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Ellen Ginsberg Simon
Constantin Von Hoffmeister
Mark Travers Ph.d