menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Fener Rum Patrikhanesi neden ekümenik olamaz?!

51 23
09.10.2025

İstanbul Fener’de yüzlerce yıldır varolan Fener Rum Patrikhanesi (FRP), ülkemizin kültürel-tarihsel varsıllığının önemli bir öğesi. Ancak ekümeniklik için yıllardır süren tartışmanın da merkezinde. Bu tartışma bir yandan FRP’nin Ortodoks dünyasındaki rolü, öte yandan Türkiye’nin egemenlik hakları ve Lozan Antlaşması ile belirlenen hukuksal çerçeveye dayalı. FRP, kökeni Bizans’a uzanan ve İstanbul’un fethinden sonra Fatih’in tanıdığı ayrıcalıklarla İmparatorluktaki Rum Ortodoks cemaatin dinsel ve yönetsel merkezi olan köklü bir kurum. Osmanlı millet sisteminde Rum cemaatinin önderi patrik salt dinsel değil, yönetsel ve hukuksal yetkilere de sahipti. Ancak Cumhuriyetin kuruluşu ve Lozan Antlaşması ile bu konum kökten değişti. FRP, Osmanlı dönemindeki tüm siyasal-yönetsel ayrıcalığını yitirdi ve ülkemiz yasalarına bağlı, yalnızca Türkiye’de yaşayan Rum Ortodoks azınlığın din işlerini yürütmekle yetkili Türk kurumuna dönüştü. (Atatürk’ün çabasıyla!)

Hukuksal statü, Türkiye yasalarına bağlıdır. Patrik ve Kutsal Meclis (Sen Sinod) üyelerinin Türk yurttaşı olması zorunludur. Yetki alanı, yineleyelim; dinsel yetki, Türkiye sınırları içindeki Rum Ortodoks cemaati ile sınırlıdır.

“Ekümenik” sözcüğü, “evrensel” ya da “tüm dünyayı kapsayan” anlamına gelir. FRP, dünya genelinde 300 milyon Ortodoks Hıristiyan üzerinde, eşitler arasında birinci konumuyla onursal önderlik savındadır.

Bu tarihsel ve teolojik bir sav. FRP’nin ekümeniklik isteminin ardındaki temel etmen, geçmişte İstanbul Patrikhanesi’nin Ortodoks kiliseleri arasındaki onursal önceliğini resmi ve uluslararası konuma taşımaktır.

Bu statünün tanınması,........

© Cumhuriyet