menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Laboratuvardan dijital beyinlere uzanan yol

21 1
14.09.2025

İnsanlık tarihi boyunca hastalıklarla mücadele, uygarlığın yönünü değiştiren en önemli mücadelelerden biri oldu. Veba, çiçek hastalığı, tüberküloz… Bu hastalıklar milyonlarca can alırken, bilim insanları yeni ilaçlar ve tedaviler geliştirmek için çabaladı. Ancak ilaç geliştirme süreci, yüzyıllardır hep aynı temel sorunla karşı karşıya kaldı: Zaman.

Bugün bir ilacın laboratuvar fikrinden eczane rafına çıkması ortalama 10 ila 15 yıl sürüyor ve maliyeti 2 milyar doları bulabiliyor. İşte tam bu noktada yapay zekâ (YZ), bilim dünyasının ezberini bozuyor.

Modern ilaç geliştirme süreci 20. yüzyılın başında, kimya laboratuvarlarında yapılan küçük molekül denemeleriyle şekillendi. 1928’de Alexander Fleming’in tesadüfen keşfettiği penisilin, insanlık için yeni bir çağ başlattı. Ancak “şans” faktörünün öne çıktığı bu dönem, yerini giderek daha sistematik çalışmalara bıraktı.

1970’lerden itibaren bilgisayarların devreye girmesiyle “hesaplamalı kimya” doğdu. Moleküllerin bilgisayar ortamında modellenmesi, deneylerden önce teorik tahminler yapılmasına imkân tanıdı. Fakat bilgisayar gücü sınırlıydı; milyonlarca molekül arasından işe yarar olanı bulmak hâlâ iğneyle kuyu kazmaya benziyordu.

2000’li........

© Birgün