A’dan Z’ye suikast ve casusluk vakası
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) soruşturmasında itirafçı olarak kullanılan ve çok sayıda CHP’li belediye başkanının tutuklanmasını sağlayan Aziz İhsan Aktaş’ın bir ifadesiyle karmaşık olaylar zinciri başladı.
Diyarbakır’da okul kantini işletirken AKP iktidarından yüz milyonlarca liralık ihaleler alan birine dönüştü ve büyük bir servetin sahibi oldu. İBB soruşturmasında tutuklandı. AKP iktidarından ve AKP’li belediyelerden aldığı ihalelerle büyümüştü. Ama bu ihalelerle kazandığı servet hiç sorgulanmadı. CHP’li belediyelerle ilgili ifadeler verip etkin pişmanlıktan faydalandırıldı. Aktaş, halen tutuklu bulunan İBB Spor Başkanı Fatih Keleş’in kendisini öldürtmek için hamle yaptığını öne sürdü. İfadesinde Keleş’in, MHP’li kimliği ile bilinen ve mafya lideri olduğu iddia edilen Selahattin Yılmaz ile anlaştığını öne sürüyordu.
Yandaş medyada yer alan soruşturma konusu iddia şuydu: “Fatih Keleş, Kandıra Cezaevi’nde nasıl oluyorsa belirlenemeyen bir avukata, Aziz İhsan Aktaş’ın susturulması talimatı verdi. Bu avukat, Yılmaz ile bağlantılı Avukat Cem Duman’a giderek talimatı iletti. Avukat Semra Ilık da Yılmaz’ın suç örgütünün istihbarat toplamak için kullandığı bir isimdi.”
Keleş ise Aktaş’ın kendisi hakkında ifade bile vermediğini anlatarak bu iddialar için “Fantastik iddialarla dolu bir kumpas” açıklaması yaptı. Ama iki avukatın gece vakti ziyaretine gelip bu kumpası anlatarak tehdit ettiğini kendisinin de suç duyurusunda bulunduğunu açıkladı.
Yılmaz ve Turgut Öner, MHP için önemli ve etkili isimlerdi. Yılmaz, MHP Lideri Devlet Bahçeli ile fotoğraflar çektirmişti. Hatta Alaattin Çakıcı ile birlikte ziyarete gitmişlerdi. Selahattin Yılmaz’ın Ülkü Ocakları ile yakın bağlantısı da biliniyordu. Nitekim Bahçeli, Selahattin Yılmaz’ın gözaltına alınmasından sonra, “Dava arkadaşımdır, masum olduğunun ortaya çıkacağına inanıyorum” dedi. Turgut Öner de Bahçeli’ye çok yakındı ve tutuklandıktan birkaç gün sonra savcılık kararıyla tahliye edildi.
15 Ağustos 2025’de gözaltına alınan 15 kişiden aralarında Selahattin Yılmaz, Turgut Öner, Avukat Cem Duman, Avukat Semra Ilık’ın bulunduğu 10 şüpheli tutuklandı. İstanbul Başsavcılığı’nın açıklamasında Yılmaz’ın Aktaş’ın ifadeleri üzerine gözaltına alındığı vurgulandı.
Yılmaz kendisine kumpas kurulduğunu iddia etti. İfadesinde Aktaş’ın tanımadığını anlattı ve “Mevcut hükümete gönülden bağlı bir insan olarak böyle bir katkı sağlayan insana değil zarar vermek onun önünde siper olurum” dedi. Hatta Yılmaz, kumpasın CHP tarafından hem kendisinin hem de Aktaş’ı susturmak için kurulduğunu öne sürdü. Bir suikast suçlaması yapılmıştı ama bu fantastik iddiaların altı dolmuyordu. Üstelik soruşturmanın yönü birkaç gün sonra tamamen değişecekti. Aktaş’a suikast iddiasıyla başlayan soruşturma savunma sanayi şirketlerine yönelecekti. Ancak ne olduğu savunma şirketlerinin neden soruşturulduğu halen anlaşılamıyor.
Operasyonda gözaltına alınan Avukat Cem Duman operasyondan kısa süre önce Erdoğan’ın dev fotoğrafları asılı lüks hukuk bürosundaki paylaşımlarıyla dikkat çekmişti. Hatta bir Instagram paylaşımında Saray’dan gelen bir hediye kravatı açıyordu. İlginç kıyafetleriyle dikkat çeken bu avukat, Saray’a yakınlığını sürekli vurguluyordu. Duman, ifadesinde suçlamaları kabul etmedi. Aziz İhsan Aktaş’ı tanımadığını anlattı. Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın yakınında bulunan bir kafenin işletmesi nedeniyle Avukat Semra Ilık, Selahattin Yılmaz, Ebru Gündeş’in eşi Murat Özdemir ve İsmail Terlemez ile husumet yaşadığını savundu. Avukat Ilık’ın kendisini Daltonlar, Sarallar, Necati Arabacı ve Bucak aşiretine tehdit ettirdiğini öne sürdü. Hatta bu kafeyi Yılmaz’a devretmek zorunda kaldığını iddia etti.
Bu ifade gerçekten çok garip; Saray’a yakın bir kafeden bahsediliyor ama adı geçen herkes savunma sanayi şirketlerinin sahibi ya da onlarla bağlantılıydı. Belki de bu ifade bir mesajdı.
‘Çete yöneticisi’ suçlamasıyla tutuklanan Avukat Semra Ilık da lüks yaşamını ve siyasi bağlantılarını sergileyen bir isim. Ayrıca yandaş TV’lerde sık sık konuk oluyordu. Avukat ama savunma sanayi şirketi sahibi görünüyor. Şirketin adı SMR Savunma. Güya; 173 metrelik askeri hastane, otonom mini denizaltılar, İHA’lar, askeri lojistik gemiler üretiyordu. Ancak bunları üretmiyordu, sitede sadece maket resimleri konulmuştu. 2022’de Savunma Sanayi Fuarı’nı bir deniz subayının eşliğinde gezerken görüntülerini paylaşmıştı.
Özel bir üniversitenin hukuk fakültesinde 4. Sınıf öğrencisiyken Zirvegen Biyoteknoloji’yi kurmuştu. SMR Araştırma adlı kamuoyu araştırmaları yapan bir firmanın da sahibiydi. Zenginlere helikopter-taksi hizmeti verdiği şirketi de bulunuyor. Şirketlerinin yönetiminde Mevlüt Çavuşoğlu’nun danışmanlığını yapan bir isim de bulunuyordu.
Duman’ın ifadesinde adı geçen ama şimdilik bu soruşturmada şüpheli olmayan İsmail Terlemez ise Arca Savunma Sanayi şirketinin ortağı. En çok ihracat yapan 5’inci şirket. 600 milyon dolar ihracat yapmış. Ortağı AKP’de........
© Birgün
