menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Sürüklenmekten sürüklemeye

34 1
07.04.2025

19 Mart 2025 günü, İstanbul Üniversitesi öğrencilerinin polis barikatını aşarak ana kapıya, Beyazıt Meydanı’na ilerleyişleri değişimin önemli “an”larından biriydi.

Polis barikatının aşılma anından önceki dakikalarda gençler, polis ve seyircilerin/tanıkların halleri, duruşları, hareketleri dikkatlice incelendiğinde, Türkiye’nin üzerini kaplayan çaresizlik hissinin izlerini görmek mümkün.

E. İmamoğlu’nun, kendilerinin de halen öğrencisi oldukları üniversiteden aldığı diplomasının 35 yıl sonra iptal edilmesini ve bir gün sonra da gözaltına alınmasını protesto etmek için toplanmışlardı. Diplomayı Üniversite Yönetim Kurulu, Fakülte Yönetim Kurulu’nun kararını beklemeden apar topar iptal etmişti. Öğrenciler, “koca koca profesörlerin” kendilerine verecek ne bir bilgi, ne de ahlakları olmadığını görmüşlerdi belki. Belki de, bu haysiyetsizliğe isyan bile değil, sitem etmek istiyorlardı sadece. Yemekhaneden üniversite girişine, bir kilometre kadar yolu yürüyecek, açıklama yapıp dağılacaklardı…

Polis barikatı önlerini kesince, duruyorlar dakikalarca. O durma anlarında, polislerin lakaytlıkları çok ilginç. Gençleri ciddiye aldıklarını gösteren en küçük bir izlenim edinilmiyor. Kendi aralarında sohbet ediyorlar, gülüşüyorlar. Barikatı ters yönde geçmek isteyen bir genci “şuradan geçip katılabilirsin” dercesine yönlendiriyorlar. Gaz fişekli üç polis, gençlere........

© Birgün