menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Arjantin’de şantaj altında seçim

38 6
28.10.2025

Bizde, ne zaman bir ülkede sade yurttaşın canını yakan politikalar uygulansa, hemen o programa övgüler düzen, ekonomi biliminin zaten bunları gerektirdiğini vazeden bir takım piyasacı kanaat önderleri çıkar. Bu şahsiyetler Arjantin örneğinde de şipşak devreye girdiler, kendini anarko-kapitalist olarak tanımlayan Javier Milei’nin bir “mucize” yaratarak enflasyonu yola getirdiği, büyümenin rayına oturduğu fikrini yaymaya başladılar. Türkiye’de bir türlü devreye sokulmayan mali politikaların Milei’nin başarısının anahtarı olduğunu söylemeye başladılar.

Doğru, 2024’te yıllık enflasyon yüzde 40’ın altına inmiş, büyüme de yüzde 5 civarına oturmuştu. Çünkü başkan seçilirse pesoyu terk edip doğrudan dolara geçeceğini vaat eden Milei, çok geçmeden bu hülyanın imkansızlığını görmüş, ilk elden sert bir devalüasyona gitmiş, böylece göreve gelişinin ilk ayında yüzde 25,5’lik bir enflasyona yol açmayı göze almıştı.

IMF desteği ile gelen fonlar yanında, keskin devalüasyonun yüksek kurdan sıcak para girişini cazip kılmasıyla birlikte peso değerlenmeye başlamış, enflasyon da düşüşe geçmişti. Bu sırada neoliberal itikadın pek sevdiği mali disiplin de devreye girmiş, emeklilerin ve kamu çalışanlarının maaşları yüzde 30 düşürülmüş, “testeresiyle” ün salan Milei bu aletle ilk icraatını 48 bin kamu çalışanını biçerek sergilemişti. Zaten benzer bir personel kıyımını ABD’de DOGE isimli bir kuruluşla gerçekleştiren Trump’ın bir dönemki gözdesi Elon Musk’ın da ilhamını Milei’den aldığı rivayet ediliyor.

Bu zalim kemer sıkma programı kısa vadede yüzde 5 bütçe açığının yüzde 0,3 artıya dönmesi gibi, makro ekonomik dengeleri sağlamada bazı başarılar elde etse de orta-uzun vadeli bir gelecek umudu aşılayamazdı. Çünkü yüksek faiz ortamının da etkisiyle kamu ve özel sektör yatırımları durmuş; eğitim ve sağlık gibi yaşamsal sosyal hizmet harcamaları budanmış; üniversitelere, araştırma kuruluşlarına ve sanata yönelik fonlar kısılmıştı. Ülkeden beyin göçü hızlanmıştı (Tüm bu cürümlerin ayrıntılı bir dökümü ve uygulanan politikaların ekonomik analizi için Ensar Yılmaz’ın Kısa Dalga sitesinde yayımlanan “Arjantin için ağlamak 1 ve 2” yazılarını okumanızı öneririm).

Programının uygulanabilmesi için Milei IMF’den de yoğun destek gördü. Kendinden önceki sağcı Cumhurbaşkanı Mauricio Macri de kuruluşun yardımlarına mazhar olmuş, 2018’de IMF tarihinin en büyük kredisi 57 milyar dolarla Arjantin’e açılmıştı. 2022 seçimlerinden önce yeni bir fonlamayla Macri’ye yine destek çıkılmışsa da, Peronistler karşısında yenilgiye uğraması engellenememişti. Milei........

© Birgün