menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

DEVLETİ BİLMEDEN DEVLETİ YÖNETMEK

13 1
previous day

Genellikle ülke gündemi ile ilgili konular hakkında bir şeyler yazarım ama doğrudan ülke yönetimine ve siyasete ilişkin konlara itiyatla yaklaşırım; çünkü bu konularda nedense herkesin bir fikri vardır.

Yıllarca bürokraside olmam ve Ankara'da yaşamam sebebiyle benim de tanıdığım olan DEM Partisi MV ve TBMM Başkan Vekili Sayın Sırrı Süreyya Önder'e geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.

Bu kişisel ve insani bir durum.

Konu ülke meselesi olunca, konuya bakış açısı değişik olmak zorundadır.

Elbette ki sayın Önder'in görevi gereği yaşadıkları acı bir durum.

Gerek TBMM Başkan Vekili olarak Meclis yönetim süreçleri, gerekse de İmralı Adasında Apo ile görüşme süreçlerinin bir anlamı vardır ve bunun yolu, yöntemi de bulunduğu konum gereği hassasiyet gerektirir.

Üzgünüm ki son zamanlarda bu ülkede artık konular Türkiye Cumhuriyeti Devleti merkeze konularak konuşulmuyor, tartışılmıyor ve çözümler üretilmiyor.

Gerek yılların Bakanlık Bürokrasisi deneyimim gerekse de yıllarca Cumhurbaşkanlığında görev yaptığım sırada gördüğüm ve yaşadığım bir çok bilgi ve deneyim, bana bu satırları yazmaya zorladı.

Bir kere Başkanlık Sistemine geçildikten sonra uyum yasaları olarak TBMM'de ne kadar köklü yasal değişiklikler yapıldığı konusunda ayrıntılı bilgim yok ancak, çıkan bazı yasaların paragraf aralarına bazı yasa maddeleri konulduğunu resmi gazeteden........

© Akdeniz Gerçek