Alevilikte İki Yüzlü Yaşamlar ve Yol Düşkünleri
Alevilik, derin bir inanç sistemi ve felsefeye sahip bir halk hareketi olarak tarihsel süreç içinde, adalet, eşitlik ve insanlık değerleriyle şekillenmiştir. Ancak günümüzde, bu kadim öğretilerin ve ahlaki ilkelerin içinin boşaltılması, farklı ideolojik ve çıkarcı anlayışlarla yozlaştırılması, Aleviliğin özüne zarar vermektedir. "Yol düşkünü kimseler" ve "Alevi gibi görünen, ancak gerçekte “Emevi” Yezit’i gibi yaşayan" kişiler, bu yozlaşmanın somut örnekleridir.Alevilikte yol düşkünü: yaşamın işleyişi içinde yüz kızartıcı bir suça bulaşan ya da Alevi inancıyla ters düşen biri, şikâyet halinde bağlı olduğu dedenin ve cemaatin huzurunda cem ibadetinde "dara çekilir" yani hesap verir. İkrarını (sözünü) bozduğuna kanaat getirilirse o kişi "düşkün", bilindiği şekliyle “yol düşkünü” ilan edilirdi. Yol düşkünü kimseler, Aleviliğin derin maneviyatını içselleştirmeyen, yalnızca dışsal ritüellere ve toplumsal kimliğe dayalı bir aidiyet geliştiren bireylerdir. Bunlar, Aleviliği bir kültürel ya da toplumsal aidiyet olarak benimseyip, öğretinin özünden uzaklaşarak, zahiri (açık berrak, aşikâr olmuş) bir yaşam sürerler. Kendilerini "gerçek Alevi" olarak tanımlamalarına rağmen, toplumsal adalet ve eşitlik gibi temel........
© Akdeniz Gerçek
