Müzakere ile mücadele arasında DEM Parti
MHP Genel Başkanı Bahçeli’nin Abdullah Öcalan için “TBMM’de konuşsun, örgütü feshetsin, umut hakkından yararlansın” çıkışıyla başlayan gelişmeler zincirinde Öcalan’ın da PKK için “fesih” çağrısında bulunması ve örgütün de bu karara uymasıyla yepyeni bir sürece girildiğini biliyoruz.
İktidar bu sürece ısrarla “çözüm süreci” demekten kaçındı. Sonuçta TBMM içinde bir komisyon kuruldu, ismi de “Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu” oldu. İYİ Parti hariç tüm partiler bu komisyona üye verdi, komisyon toplumun çeşitli kesimlerden pek çok kişi ve grubu dinledi. Artık bu “dinleme” sürecinin sonuna gelindiği ve “yasa önerme” faslına başlanacağı konuşuluyor.
Ancak batısıyla doğusuyla tüm ülkede bu süreç hakkında şüpheler mevcut. Ne tür yasalar üzerinde çalışılacak ve “Kürt meselesi” için nasıl bir çözüm yolu izlenecek? Bunlar hakkında kimsenin kafasında net bir fikir yok.
Öte yandan iktidarın bu süreci Suriye’deki gelişmelere de bağladığını biliyoruz. AKP-MHP ısrarla, Öcalan’a ve onun fikriyatına yakın duran ve Suriye’nin kuzeydoğusunda belli bir bölgeyi kontrol eden SDG’nin de yeni Suriye hükümetine “teslim” olmasını bekliyor. SDG ise Suriye’de hala süren dengesizlikleri göz önüne alarak bu adımı atmaktan kaçınıyor. Son olarak Halep’de Kürtlerin ağırlıklı olarak yaşadığı Eşrefiye ve Şeyh Maksud mahallelerinde SDG ile merkezi hükümet güçleri arısında çatışmalar yaşandı. Şiddet şimdilik son bulsa da bundan sonrasını kimse öngöremiyor.
Bu tablo içinde TBMM yeni yasama yılına başladı. CHP –bence haklı olarak- onlarca........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon
Mark Travers Ph.d