Zehirli Suyun Başında Bir Yalnız Adam: Ali Koç'a Dair Bir Metafor
Bu köşede daha çok sanat, kültür ve eğitim yazıları yazıyorum. Spor yazmak ise bugüne dek nadiren dokunduğum bir alan oldu. Ancak zaman zaman, hele ki büyük bir camiada yaşanan gelişmeler sessiz kalamayacağımız kadar düşündürücü hale gelince birkaç tümce yazmak da kaçınılmaz oldu.
Son günlerde Fenerbahçe Spor Kulübü çevresinde gelişen olaylar, özellikle Başkan Ali Koç’a yöneltilen yoğun eleştiriler, sosyal medyadaki söylemler ve başlatılan imza kampanyası bir durup düşünme çağrısını, anlamayı ve adil bakmayı içeren bir daveti zorunlu kılıyor.
Bir Anadolu söylencesi vardır. Bu söylenceyi Türkiye’nin yönetim biçimine dönük metaforik bir anlatı olarak birkaç kez yazmıştım. Söylence, umudu, tükenmemeyi ve vazgeçmemeyi çağrıştırır. Ama bu söylenceyi Fenerbahçe özelinde başka bir bağlamda anımsatmak da istedim.
Bir delikanlı, üniversiteyi bitirip köyüne dönerken bir bilgeyle karşılaşır. Bilge ona, köyün yakınındaki suya bir gün zehir karışacağını, bu sudan içen herkesin delireceğini söyler. Genç telaşla köyüne koşar, anlatır, uyarır. Ama kimse ona inanmaz. Umutsuzlukla köyü terk eder. Yıllar sonra geri döndüğünde ise tüm köy halkı tuhaf davranmakta, akla uymayan şeyler söylemektedir. Herkes o sudan içmiş gibidir. Genç, artık aklını koruduğu için dışlanır. Anlaşılmaz olur ve yalnızlaşır. En sonunda........
© Yurt
