İçinde Trump'ın isminin geçmediği bir köşe yazısı daha yazma girişimimiz bu hafta da sonuçsuz kaldı değerli okuyucular. Ukrayna Devlet Başkanı Zelensky'nin Salı günü ani gelişen ziyareti dikkatimizi bir kez daha Karadeniz ile beraber Washington'a çevirmemize yol açtı. 12 Eylül 2023 günü Yeşilgiresun gazetesindeki bu köşede yayımlanan ilk yazımda Karadeniz çevresinde yaşanmakta olan gelişmelerin artan ve artacak önemine dikkat çekmiştim. O tarihlerde, Ukrayna ordusunun 24 Şubat 2022'de ikinci perdesi açılan Ukrayna-Rusya Savaşı'nın kaderini değiştirmek için başlattığı karşı saldırının sonuçsuz kaldığı netleşmişti. Aslında fiilen cephede bir buçuk yıl önce yitirilmiş bir savaş, her iki ülkenin liderlerinin konuyu kişisel bir mesele haline getirmesi nedeniyle daha fazla can kaybı ve ekonomik yıkımla bugünlere geldi. Ukrayna açısından daha büyük talihsizlik ise dönemin ABD Başkanı Biden ve İngiltere Başbakanı Boris Johnson'ın kışkırtmalarıyla, 2022 yılının Mart ayında çöpe atılan İstanbul Anlaşması ile önemli bir fırsatı kaçırarak bugün tam anlamıyla bir çıkmaz sokakta kaderiyle başbaşa kalmış olması. Bugün Beyaz Saray'da, Rusya'nın yıpratılması uğruna körü körüne ateşe benzin döken bir ABD Başkanı yok. Bilakis onun yerinde oturan kişi, selefinin tüm tasarruflarının aksi yönünde hareket etmeye yemiş etmiş bir ABD Başkanı. Ukrayna, Avrupa ve G-7 ülkelerini dışlayarak Rusya ile Suudi Arabistan'da müzakere masası kuran Trump yönetimi ne pahasına olursa olsun savaş anlayışından, ne pahasına olursa olsun barış anlayışına dümen kırdı. Zelensky için daha trajik olan ülkesinin toprak bütünlüğünü sağlayacağına dair verdiği sözleri tutamadan Rusya ile başbaşa kalmasından ibaret değil. Dertlere bir de ABD'nin savaşın başından bu yana yaptığı ekonomik ve savunma yardımına karşı Ukrayna'nın elindeki nadir bulunan toprak elementlerine çökme talebi eklendi.

MÜNİH'DE GERÇEKLERLE YÜZLEŞME SAATİ
Geçen hafta düzenlenen Münih

© Yeşilgiresun